Dini inanç sistemlerinin temel taşlarından biri olan son gün kavramları, insanlığın nihai varoluşu ve kaderine ilişkin birçok soruyu cevaplamaktadır. Kıyamet günü, dünyanın sonu, mahşer günü gibi farklı isimlerle anılan bu kavramlar, farklı dinlerin inançlarına göre farklı şekillerde tasvir edilmektedir. Bu yazıda, dini kıyametçilik ve son gün kavramlarını ele alarak, farklı inanç sistemleri arasındaki benzerlik ve farklılıkları inceleyeceğiz.
İslam dinine göre kıyamet günü, dünyanın sonunun geldiği ve insanların hesap vereceği bir gündür. Bu gün, Hz. İsa'nın yeniden yeryüzüne dönmesiyle başlar ve insanlar Allah'ın huzurunda hesap verir. Mahşer günü denilen dönemde insanlar öldükten sonra diriltilerek hesap verirler. Bu hesap; kişinin kişiliği, inancı, amelleri ve neler yaptığına göre belirlenir.
Hristiyanlıkta, son gün kavramları İslam'da olduğu gibi diriliş, mahşer günü, ölüm ve hayatın anlamı gibi konulara odaklanmaktadır. Hristiyanlık'a göre, kişi öldükten sonra ruhu cennete ya da cehenneme gönderilir. Son günlerde ise, Hz. İsa'nın dönüşüyle başlayan bir süreç yaşanır ve kutsal kitabın belirttiği şekilde cennetle ve cehennemle ilgili kıyamet durumu yaşanır.
Yahudilikte, son günler kavramı daha az çerçevedeki bir kavramdır. Yahudilik'ta kıyamet daha çok dünyanın bir mahkeme sürecinden geçeceği ve dünyanın yargılanacağı bir dönem olarak tasvir edilir. Bu dönem, bu dünyadaki adaletsizlikleri düzeltmek amacıyla düzenlenir. Yahudilik'da, kıyamet günü sonrasında bir mesihin geleceği ve dünyayı yeniden inşa edeceği de inanılan bir görüştür.
Budizm'de ise son gün kavramı yoktur. Budizm'e göre ölüm, reenkarnasyon ve karmik döngü, yani ölümden sonra yaşam süreci, insanların sonsuza dek süren bir döngüsüdür. Bu nedenle, kıyamet gibi bir son gün kavramı yoktur.
Sonuç olarak, son gün kavramları farklı dinlere göre farklı şekillerde tasvir edilir. İslam'da kıyamet günü, Hristiyanlık'ta son günler, Yahudilik'te dünya mahkemesi, Budizm'de ise son gün kavramı yoktur. Her inanç sistemi, ölümden sonra yaşamı bir başka şekilde tasvir etse de, hepsinin temelinde insanların kaderi, adaleti ve nihai varoluşu ile ilgili sorulara cevap aranır.
İslam dinine göre kıyamet günü, dünyanın sonunun geldiği ve insanların hesap vereceği bir gündür. Bu gün, Hz. İsa'nın yeniden yeryüzüne dönmesiyle başlar ve insanlar Allah'ın huzurunda hesap verir. Mahşer günü denilen dönemde insanlar öldükten sonra diriltilerek hesap verirler. Bu hesap; kişinin kişiliği, inancı, amelleri ve neler yaptığına göre belirlenir.
Hristiyanlıkta, son gün kavramları İslam'da olduğu gibi diriliş, mahşer günü, ölüm ve hayatın anlamı gibi konulara odaklanmaktadır. Hristiyanlık'a göre, kişi öldükten sonra ruhu cennete ya da cehenneme gönderilir. Son günlerde ise, Hz. İsa'nın dönüşüyle başlayan bir süreç yaşanır ve kutsal kitabın belirttiği şekilde cennetle ve cehennemle ilgili kıyamet durumu yaşanır.
Yahudilikte, son günler kavramı daha az çerçevedeki bir kavramdır. Yahudilik'ta kıyamet daha çok dünyanın bir mahkeme sürecinden geçeceği ve dünyanın yargılanacağı bir dönem olarak tasvir edilir. Bu dönem, bu dünyadaki adaletsizlikleri düzeltmek amacıyla düzenlenir. Yahudilik'da, kıyamet günü sonrasında bir mesihin geleceği ve dünyayı yeniden inşa edeceği de inanılan bir görüştür.
Budizm'de ise son gün kavramı yoktur. Budizm'e göre ölüm, reenkarnasyon ve karmik döngü, yani ölümden sonra yaşam süreci, insanların sonsuza dek süren bir döngüsüdür. Bu nedenle, kıyamet gibi bir son gün kavramı yoktur.
Sonuç olarak, son gün kavramları farklı dinlere göre farklı şekillerde tasvir edilir. İslam'da kıyamet günü, Hristiyanlık'ta son günler, Yahudilik'te dünya mahkemesi, Budizm'de ise son gün kavramı yoktur. Her inanç sistemi, ölümden sonra yaşamı bir başka şekilde tasvir etse de, hepsinin temelinde insanların kaderi, adaleti ve nihai varoluşu ile ilgili sorulara cevap aranır.