Edmund Husserl'in Fenomenoloji Felsefesi Nedir ve Nasıl Geliştirilmiştir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 46 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    46

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,557
1,768,599
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Edmund Husserl, fenomenoloji felsefesi olarak bilinen bir felsefi akımın kurucusudur. Fenomenoloji, insan deneyiminin analizini ve anlamını merkeze alan bir felsefi yaklaşımdır. Husserl, fenomenolojiyi geliştirirken, insan deneyiminin doğasını, bilgisel yapılarını ve nesnelerle ilişkisini analiz etti.

Husserl, Almanya'nın Gottingen Üniversitesi'nde çalışırken, psikoloji ve matematiği birleştiren bir teori geliştirmeye başladı. Çalışmaları, onu insan deneyimine ve doğru bilginin kaynaklarına yönlendirdi. Husserl, bilgi edinmenin kaynağı olarak deneyimi aldı ve bu deneyimin doğasını araştırdı. Husserl, insan deneyimlerinin temel özelliklerini, duyumların nasıl işlediğini, zaman ve uzay kavramlarını, bellek ve hayal gücü gibi konuları araştırdı. Husserl, deneyimin doğasını anlamaya çalışırken, deneyimlerin nesnelerle ilişkisini de analiz etti.

Husserl, fenomenolojinin yolunu açan ilk önemli çalışmalarından biri olan "Bilinçli Yaşantılar Üzerine Araştırmalar" adlı kitabını yazdı. Kitabında, bilinçli yaşantıların doğasını anlamaya çalıştı ve bu yaşantıların bize sağladığı doğru bilgiyi vurguladı. Fenomenolojinin kurucu babası olarak, Husserl, fenomenolojiyi insan deneyiminin doğasını anlamaya yönlendirdi ve birçok felsefi disipline damgasını vurdu.

Husserl'in çalışmaları, birçok felsefi açıdan eleştirildi ve tartışıldı. Ancak, fenomenoloji felsefesi, Husserl'in çalışmalarından önemli ölçüde etkilendi ve günümüzde de hala etkisini sürdürmektedir.
 

HoRTLoCk

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
12
1,389
78

İtibar Puanı:

Edmund Husserl, fenomenoloji felsefesinin kurucusu olarak kabul edilir. Fenomenoloji, insan algısı ve deneyimlerine odaklanan bir felsefi yaklaşımdır. Husserl, fenomenolojiyi geliştirirken, insanların dünyayı nasıl algıladıklarını anlamak için bilimsel bir yöntem kullanılması gerektiğine inanıyordu.

Husserl, bilginin nesnellik ve gerçeklik açısından sorgulanabileceği görüşüne karşı çıkarak, bilgiyi bireysel deneyimlerin öznel yansımaları olarak ele alıyordu. Fenomenolojik yaklaşım, objektif bilginin, insanın algıladığı nesnelerden bağımsız olarak var olabileceğini iddia etmez.

Husserl, "fenomen" olarak adlandırdığı şeyi incelemiştir. Fenomen, insanın algıladığı nesneyi ifade eder ve insanların algıladığı nesneyi anlamaya ve açıklamaya yönelik bir aracıdır.

Husserl, fenomenoloji yaklaşımını "redi" (yeniden yönelim) olarak da adlandırmıştır. Bu kavram, insanların bilgi edinme yolculuğunda bazı önemli adımlar atmasını ifade eder ve bir şeyi anlamadan önce ondan önceki varsayımları, önyargıları ve önyargıları görmezden gelme gereğini vurgular.

Husserl, fenomenolojik yaklaşımı, felsefi çalışmalarında kullanmış ve bu yaklaşım, daha sonra Jacques Derrida, Michel Foucault ve Jean-Paul Sartre gibi felsefeciler tarafından da benimsenmiştir. Ancak, Husserl'in fenomenolojisi, eleştirilmiş ve değiştirilmiş versiyonlarına sahip olsa da, modern felsefenin belirleyici bir özelliği olarak kalır.
 
Geri
Üst Alt