1. Klasik Yaklaşım: Üretim faktörlerinin optimum kullanımı, piyasa mekanizması, serbest rekabet ve bireysel kararların ağırlıklı olduğu bir yaklaşımdır. İşgücü, sermaye, toprak gibi faktörlerin üretimde etkin kullanılması gerektiğine inanır.
2. Keynesyen Yaklaşım: Devlet müdahalesinin önemini vurgulayan bir yaklaşımdır. İktisadi krizlerin aşılabilmesinin yolu olarak hükümetin ekonomiyi canlandırmak için harcamalar yapması gerektiğini savunur.
3. Neo-Klasik Yaklaşım: Klasik ve Keynesyen yaklaşımların birleşiminden oluşan ve piyasaları merkezine alan bir anlayıştır. Fiyatların serbest piyasa koşullarında oluşacağına ve insanların rasyonel davrandığına inanır.
4. Yeni Küreselleşme Yaklaşımı: Uluslararası ticaretin artması, sermaye hareketlerinin serbestleşmesi, teknolojik gelişmeler ve küresel rekabetin önemini vurgular. Bu yaklaşımda devlet müdahalesinin daha az olduğu ve serbest piyasa koşullarının daha fazla uygulandığı bir ekonomik model öngörülür.
5. Davranışsal Yaklaşım: İnsanların davranışlarına odaklanır ve bu davranışların ekonomik kararlar üzerinde etkisi olduğunu savunur. Bu yaklaşıma göre insanlar sadece rasyonel davranışlar sergilemez, aynı zamanda duygular, sosyal baskılar ve geçmiş deneyimler de karar verme sürecinde etkilidir.
2. Keynesyen Yaklaşım: Devlet müdahalesinin önemini vurgulayan bir yaklaşımdır. İktisadi krizlerin aşılabilmesinin yolu olarak hükümetin ekonomiyi canlandırmak için harcamalar yapması gerektiğini savunur.
3. Neo-Klasik Yaklaşım: Klasik ve Keynesyen yaklaşımların birleşiminden oluşan ve piyasaları merkezine alan bir anlayıştır. Fiyatların serbest piyasa koşullarında oluşacağına ve insanların rasyonel davrandığına inanır.
4. Yeni Küreselleşme Yaklaşımı: Uluslararası ticaretin artması, sermaye hareketlerinin serbestleşmesi, teknolojik gelişmeler ve küresel rekabetin önemini vurgular. Bu yaklaşımda devlet müdahalesinin daha az olduğu ve serbest piyasa koşullarının daha fazla uygulandığı bir ekonomik model öngörülür.
5. Davranışsal Yaklaşım: İnsanların davranışlarına odaklanır ve bu davranışların ekonomik kararlar üzerinde etkisi olduğunu savunur. Bu yaklaşıma göre insanlar sadece rasyonel davranışlar sergilemez, aynı zamanda duygular, sosyal baskılar ve geçmiş deneyimler de karar verme sürecinde etkilidir.