Gerçek Nedir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 166 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    166

SherryMiz

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
3 Şub 2021
12
1,057
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik her bireyin öznel olarak algıladığı ve deneyimlediği durumları ifade eder. Bir kavram olarak, gerçeklik, insanların kendi algıları tarafından oluşturulan bir dünya ile karşı karşıya kaldıklarını ifade eder. Genel anlamda, gerçeklik, doğru olduğunu veya değerli olduğunu düşündüğümüz şeylere dayanır ve onları kabul ederiz. Gerçeğin bir yakın tanımı, çoğu zaman gerçeği, bilimsel çalışmalarda, deneyim, yaşayan kişilerin inançları ve kültürel pratikler aracılığıyla elde edilen kanıtlara dayalı olduğu gerçeğidir.

Gerçeklik, bir inancın yerine çözüm vermek için uğraşmaktan çok fazlasıdır. Çünkü gelenekler, önyargılar, zihinsel ve duygusal kalıplar gerçeğin farkına varmak için bir engeldir. Bazı durumlarda, gerçeğin farkındalığının arttırılması, düşüncelerindeki cayma ve çürümeye neden olacak dönüşümleri öngören deneyime başvurmak gerekebilir. Gerçeğin çoğu zaman oldukça karmaşık olduğu ve bireylerin bunları anlayabilmesi için zihinsel çaba gerektirdiği unutulmamalıdır.

Gerçeğin farkına varmak, yeni alışkanlıklar edinmek ve eski alışkanlıklarını vazgeçmek için kişilerin üzerindeki engelleri aşmasını gerektirir. Bu süreç, bireylere kendi algılarının ötesini, zihinsel alanlarının dünyasını keşfetme olanağı sağlar. O zaman o kişi, kimliğinin ötesine geçerek, kendi gerçekliği ile oynayarak yeni anlayışlar ve algılar keşfedebilir.
 

Armet

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
28 Ara 2020
25
4,133
78

İtibar Puanı:

Gerçek, her olay ya da nesneyi yaşamızdan ayırdedebilecek yenilikçi bir kavramdır. Birçok kişinin onu kesin bir şekilde tanımlama çabaları, farklı perspektiflere göre değişiyor. Ancak, gerçeklik genellikle asıl olarak bedensel ve zihinsel deneyimler üzerine bina edilen farklı dünya görüşlerine dayanarak oluşturulur.

Gerçek, birden fazla noktadan ortaya çıkan gerçeği ortaya koymanın iyi aracıdır. Herkesin farklı dünya görüşlerinin olduğu düşünüldüğünde, gerçeklik, tüm bakış açılarının birbirine bağlanmasını sağlayan bir kavram haline gelir.

Gerçeklik, kişilerin aralarındaki ilişkiler, olaylar ve nesneler aracılığıyla oluşturdukları internet olabilir, çünkü bu, kişilerin farklı düşüncelerinde ortak bir temel oluşturmakta ve davranışlarını koordine etmektedir. Kişilerin düşünceleri, yaşadıkları mekan ve kültürleri de kapsayacak şekilde muhtemelen çok yakından ilişkilidir.

Özetle, gerçeklik, kişilerin ortaya koydukları farklı dünya görüşlerinde ortak bir istikamette uyum sağlamasını sağlayan basit bir kavramdır. Gerçek çok kişinin gözünden izlenebilir ve çeşitli yorumlarla açıklanabilir. Ortak gerçeğe ulaşılmasına yardımcı olmak için, kişilerin farklı dünya görüşlerinden hareket etmesi gerekir.
 

Vella

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
7 Şub 2021
22
2,833
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik, insanların, mekânların, olayların ve objelerin var olduğu gerçek dünya ile ilişkili olabilecek herhangi bir şey olarak tanımlanabilir. Bilişsel psikologlar gerçekliği üç açıdan incelerler: olgusal, imgelemsel ve kavramsal. Olgusal gerçeklik, herhangi birşeyin gerçekten su yüzüne çıkmış olarak algılandığına ve gerçekten olduğuna inanılan dir. İmgelemsel gerçeklik ise kişinin onaylaması veya çoğunlukla onun düşünceleri arasında yer alabilen varlıkların arzu edilmiş dünyasını tanımlar. Kavramsal gerçeklik ise inanılan kuralların ve kavramların öngörülebilir dünyasını ifade eder.

Gerçeklik, düşüncelerin ve algılamaların farklılık arz eden yorumları arasında gidip gelmenin oldukça karmaşık bir çalışmasıdır. Gerçeklikte birbirini tamamlayan süreçler vardır ve bu da kişisel gerçekliğini oluşturur. Çoğu kişi, başkalarının düşünceleri ve algılamalarını da göz önüne almadan, kendi gerçekliğini oluşturmaz. Aksine kişinin kendi içindeki kimliği ile kendisine yabancı olan tüm bilgiler arasında bir denge kurması gerekir. Ancak bu dengeyi sağlama becerisine sahip bireyler, gerçek dünyaya karşı daha arı duruş gösterir ve daha sağlıklı alışveriş yaparlar.
 

Sevda Erdoğan

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Ocak 2021
9
751
78

İtibar Puanı:

Gerçek, çoğu zaman algılananın ötesine geçen sıradışı ve değişken bir durumdur. Bir şeyin gerçek olduğunu belirtmek, o şeyin dogmatik veya emsalsiz olarak doğru veya gerçek olması anlamına gelir. Genel olarak, bir şeyin gerçek olduğu söylenirse, o şeyin çoğunluk tarafından kabul edilen bir prensibe ya da kurala göre doğru veya gerçek olanının ötesinde bir şey ifade ettiği anlamına gelir.

Bir şeyin gerçek olduğunu belirlemek için insanlar birçok farklı kaynaktan ve yaklaşımdan yararlanırlar. Genel olarak, bu kaynaklar arasında denetim, kaba kabuk gözlemler, etiko-psikolojik görüşler, mekanik teoriler, özel konularda bilgi ve karşılaştırmalar bulunur.

Denetim, bir nesnenin gerçekliğini sağlamak için kullanılan en önemli araçtır. Denetim, araştırmanın ve öğrencilerin gözlemleriyle, nesnel ve değişmeyen ölçümler kullanılarak gerçekliği gösteren bir çalışma alanıdır. Denetim sürecinde, denetlenenler, olayların tüm ayrıntılarını, sonuçları ve çıkarımlarını kaydetme gücüne sahiptirler.

Kaba kabuk gözlemler, sadece gözlem deneyimine dayanarak gerçekliği doğrulamak için kullanılır. İnsanlar, kaba gözlemlerini kullanarak, gözlemlerinin bir nesnenin gerçekliği hakkındaki gözlemlerini doğrulamak isterler. İnsanlar, kaba kabuk gözlemlerinin, nesnenin gerçekliği veya gerçekliğinin nitelikleri hakkında verdikleri sonuçlara dayanarak, nesneyi organize etmeyi ve yorumlamayı mümkün kılar.

Etiko-psikolojik yaklaşımlar, insanların düşünme ve öğrenme tarzlarının gerçekliği hakkında fikirlerini doğrulamak için kullanılan tekniklerdir. Etik yaklaşımlar, nesnel bir şekilde çalışıp değerlendirmeye dayanır. Etik yaklaşımlar, gerçekliğin veya gerçekliğin niteliklerinin ölçülmesini mümkün kılan tekniklerdir.

Teknik teoriler, bir şeyin gerçek olup olmadığını göstermek için kullanılan temel yaklaşımlardır. Teknik teoriler, özel alanlarda bilgiye dayanarak gerçekliği incelemek için kullanılır. Örneğin, fizikte, matematikte, kimyada veya biyolojide, teknik teoriler, gözlem sonuçlarının uygun şekilde değerlendirilmesi için kullanılır. Teknik teoriler, kaba gözlemler, denetimler ve özel konularda bilgiyi kullanarak insanların verdikleri sonuçları test etme gücüne sahiptir.

Karşılaştırmalar, bir şeyin gerçek olup olmadığını belirlemek için kullanılan önemli bir araçtır. Karşılaştırmalar, farklı kaynaklardan elde edilen bilgileri ilişkilendirmek için insanlardan mümkün olan en iyi yanıtların çıkarılmasını sağlar. Karşılaştırmalar, bir nesnenin gerçekliğini saptamak için kullanılan bir çok araçtan birisidir.
 

Tibosh

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Ocak 2021
11
1,269
78

İtibar Puanı:

Gerçek, hiçbir zaman net bir şekilde tanımlanması zor bir kavramdır. Genel olarak, gerçek, gündelik yaşamın bize sunmak zorunda olduğu boş fikirlerin, etiketlerin ve insanlık için önemli olan her şeyin verdiği deneyimlerdir. İnsanlar için, gerçek nihayetinde gerçek kendi kişisel yaşantılarında ve yaşam biçimlerinde sunulan durumu tanımlar. Gerçek sadece yaşadıklarımız ile sınırlı değildir; bunun yerine, örneğin, bize sunulan gelecek vaatleri de kapsar.

Gerçek, kimliğimiz, izlediğimiz yol, aldığımız kararlar ve yaşam biçimlerimizi belirleyen yaşantıların özünü tanımlar. Bunu yaparken, tarihsel, bilimsel ve sosyal bağlamlarda anlamlı olmak üzere, deneyimlerin tamamının nasıl bütünleştiğine dikkat eder. Gerçek sadece gerçek olanın küçük bir parçasını oluşturur, gerçek olmayanın küçük bir parçasını oluşturur; bu nedenle, bir şeye güvenmeyi, diğerleriyle ilişkiler kurmayı ve etik değerler yaratmayı gerektirir.

Kesinlikle, gerçek, insana tanımlanmış sonsuz bir şeye benzemiyor; daha ziyade, bir çok faktörün bir araya gelmesi ve her yaşantının her yaşantıyla etkileşebilmesi gereken karmaşık bir sistem olarak görülür. Gerçek, her özgür olan insanın kişisel gerçeği ve kendi çabalarıyla elde edilebilen bir şeydir.
 

Sevda Çolak

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Ocak 2021
16
1,567
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik, dünyadaki anlaşılır objelerin genel olarak hangi şekilde oluştuğu ile ilgili bir kavramdır. Gerçeklik kavramının ne olduğu tam olarak söylenemez; ancak, öğrenilmesi ve anlaşılması zor bir kavramdır. İnsanlar genellikle bir şeyin gerçek olup olmadığını ölçmek için, bir ölçüm biçiminden başka bir ölçüm biçimiyle karşılaştırarak değerlendirmeler yaparlar.

Gerçeklik farklı alanlarda farklı şekillerde yorumlanır. Örneğin, bilim insanları çok inceler aracılığıyla öğrendiklerini gerçek olarak kabul ederler. Sanatçılar ise öznel, tasarım ve değer tarafından yorumlanan farklı yorumlara dayalı bir gerçeklik anlayışına sahiptir. Ancak, herkes hakim olduğu anlayışın dışındaki anlayışları anlamaya çalışır.

Gerçekliğin ne olduğu tam olarak bilinmez; ancak, insanlar gerçekliği anlamaya çalışırlar. Çoğu gerçeklik kavramının kıyaslama ve ölçüm yoluyla, öznel tavırlardan etkilenmeyen bir şekilde ifade edilebileceği öne sürülür. Sonuç olarak, gerçeklik kavramının anlaşılması çok karmaşık bir problemdir. Farklı açılardan ve taraflardan bakarak çözülmesi gerekmektedir.
 

InvillLooky

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Ocak 2021
13
1,710
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik, öznel ve objektif arasındaki bağı temsil eden bir kavramdır. Gerçekliğin varlığı, hayatla ilgili kavramların, facereceklerimizin ve davranışımızın oldukça önemli olduğu anlamına gelir. Gerçekliğin kaynakları nelerdir?

1. Deneyim. Deneyim, insanların bildikleri şeylerin tecrübeleridir. Deneyim hayatımızı şekillendiren ve kararlarımızı etkileyen en temel kaynaktır.

2. İnsan Zihni. Zihin, özellikle de kavrayış, bilgi ve duyularımız aracılığıyla gerçekleri algılamamızı kolaylaştırır.

3. Dil. İnsanlar arasındaki iletişimi sağlamak için kullanılan diller, gerçekliğin anlaşılmasında önemli rol oynar.

4. İnsan Mevsimi. İnsan davranışı ve sosyal çevreleri, gerçeklik algısını şekillendirebilir. İnsanlar yaşadıkları zamanların ve ortamlarının gerçekliğini yansıtmaktadır.

5. İleri Teknolojiler. Gelişen teknolojiler sayesinde, bazı gerçekler daha kolay algılanmaktadır. Örneğin, kızılötesi görüntüleme ile bazı gerçeklerin keşfedilmesi mümkündür.

6. Fiziksel Ortam. Fiziksel ortamlar, gerçekliğimizi tarif eden önemli bir kaynaktır. Çevremizi gerçekler ile çevreleyen bir ortamda yaşamaktayız.
 

LorettaWhips

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
30 Ocak 2021
10
680
78

İtibar Puanı:

Gerçek, epistemolojide ve ontolojide kuramsal bir kavram olarak terim olarak tanımlanır. Öznel gerçeklik, araştırılan ya da yaşanan deneyimin gerçekliğinin göreceli olması anlamına gelir. İdeoloji, kültür, ulusal hikaye, mit ve önyargılar gibi sosyal süreçler, olayları algılamak ve yorumlamak için kullanılan metinleri etkileyebilir. Deneyimler kendilerini beğenmi ekranlardan izleyicilere aktarırken, gerçeklikleri tarafından belirlenen bir dizi temel kurallar aracılığıyla biçimlenir.

Gerçeklik, doğudan batıya ve aynı zamanda eski kültürlerden modern topluluklara farklı şekillerde anlaşılır. Big Data gibi algoritmalar ve küresel ağlar aracılığıyla, derin öznelliğin kullanımıyla gerçekliğin çoğu durumda etkileyici bir biçimde yeniden anlaşılır.
 

Ebru Kaya

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
19
2,162
78

İtibar Puanı:

Gerçek nedir? Bu sorusu genellikle filozoflar, bilim adamları ve inanç pratikleri arasında açık olan bir tartışma konusudur. Birçok kişi için, gerçek, fiziksel dünyadan, öznel deneyimlerden, belli kültürel normların içine hapsolmuş bireysel tanımlarından ve hatta herhangi bir dini ya da toplumsal yönetim yönteminden oluşan ortak bir algıdır.

Birçok insan için, gerçek olanın farkına varmak kişiye kendisine ait olan tarzda sorgulama becerileri kazandırmaktadır. Bir başka deyişle, gerçeği ararken, yalnızca fiziksel dünyadan öğrenebileceği bilgileri, fikirlerini ve hislerini de değerlendirmek zorundadır. Filozoflara göre, gerçeğin anlaşılması, günlük yaşamın içinden çıkıp, insanın kendisine sorular sorma, insanın durumunu sorgulama ve bu süreçte cevaplar bulma süreçlerini geçmesine olanak sağlar.

Gerçekken, birçok insan arasındaki gerçeklik farklılıklarının nedeni, çoğu insanın sezgilerinin farklı olmasıdır. Bireysel sezgiler, diğer insanların düşünceleri ve bakış açılarıyla çatışır; başkalarının fikirlerine tepki verirler. Sezgi, başkalarının yaşadıkları deneyimlerden öğrenilenlerin kişisel deneyimlerinin bir karışımıdır. Dolayısıyla, her bireyin gerçeği algılaması farklı olabilir.

Sonuç olarak, gerçek ne ise, her bireyin kendine özgü farklı bir tanımı vardır. Filozoflar ve bilim insanlarının gerçeği aramaları, bu arayışın genel yönünü ve kişi tarafından nasıl algılanması gerektiğini belirlemelerine yardımcı olacaktır. Gerçeği anlamak, kişilerin daha iyi kararlar verebilmelerine olanak sağlayacağı gibi, insanların başkalarının deneyimlerinden öğrenerek kendi gerçekliklerini anlamalarına yardımcı olacaktır.
 

Perihan Arslan

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
11
779
78

İtibar Puanı:

Gerçek, bir durumun ya da bir nesnenin kesin olarak varlığının doğrulanmasıdır. Gerçekler sonsuza dek kalıcıdır ve herhangi bir şeyin çürütülemeyeceğidir. Bir gerçeğin doğru olup olmadığı, onun somut olup olmadığı ve genellikle kanıtlanmış olup olmadığına bağlıdır.

Bir gerçeğin üç özelliği vardır: bir gerçek, kesindir; gerçek somuttur; ve kanıtlanmıştır. Bir nesnenin kesin bir varlığı doğrulanmışsa, bu gerçek sayılır. Bunun anlamı, gerçek bir şeyin fiziksel olarak elde edilebilmesidir. Ek olarak, gerçeğin kanıtlanması, başka bir kaynak tarafından doğrulandığına dair delille çoğaltılır.

Bir şey gerçeğin somut olarak güvenilir bir biçimde meydana getirilmesi ve başkaları tarafından doğrulanmasıdır. Bir örnek olarak, neharın yağdığını gördüğünüzde, fiziksel olarak elde edilen bu nesne gerçektir. Bunu, harita üzerinde bulunan yağmur damlacıkları şeklinde onaylayabilirsiniz. Bu tür bir kanıtlamada doğru biçimde incelenir ve tanımlanır. Aynı durumda güneşin doğuşu hakkındaki bir inanış için kağıtlar arasında bir tartışma da bir gerçeğin kanıtlanabilmesi için ortaya konabilir.

Gerçekler arasındaki çoğu zaman sadece kısmi ya da öznel olabilir. Örneğin, bir kişinin bazı tür sosyal politikalara bağlı olarak kendi görüşünü kesin olarak oluşturması, ortaya çıkardığı gerçeğin kısmi olmasına neden olabilir. Bu durum, her ne kadar kendi adına kesinlik olmasa da, kesinlikten ayrılmamaktadır. Bununla birlikte, gerçekler arasındaki kanıtlara da dikkat edilmelidir. Sonuç olarak, gerçek bir durumun son derece kesin biçimde doğrulanması, onun gerçektin kesinlikle doğrulanmasıdır.
 

Yıldız Yıldırım

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
18
1,993
78

İtibar Puanı:

Gerçek, bir çok insan tarafından yanlış anlaşıldığı gibi, dünyamızın her anında etkili olan ve kesin olarak tek bir şeye tekabül eden bir şey değildir. Gerçek, çevremizden ve deneyimlerimizden topladığımız duyularımıza ve algılarımıza dayanan bir sanatçının dikkatlice işlediği meşgul bir şeydir. Bu açıdan bakıldığında gerçek, bir kimsenin düşünceleri, algıları, duyuları ve deneyimleri tarafından etkilenen gerçekliklerdir.

Gerçek, herkesin kendi dünyasında aldığı kararlarla şekillenir. Bir kişinin dünyasının ve gerçeğinin öznel oluşu ortaya çıkar. Gerçek, her zaman sabittir; ancak, insanlar arasında değişebilir ve insanların çevreleri, duyguları, öğrenimleri ve deneyimleri gibi çeşitli şeylerin etkisi altında değişebilir.

Kavramsal olarak bakıldığında, gerçek, başka insanların algılarını etkilemeyen, kişisel ve yeni şeylerin tek bir kaynağa dayanarak oluşturulan kişisel gerçeklikler olarak kabul edilir. Gerçeğin oluşumuna yardımcı olan çevre, deneyimler ve duygular genellikle objektif oluşumlar olarak ele alınır.

Bu kapsamda, gerçek objektif bir olgudur ve kişisel öznel bir gerçekliğin safhalarının yanı sıra deneyimler ve duygular aracılığıyla oluşumunu kontrol edebilir. Deneyimler ve algılar kişisel öznel gerçekliğin oluşumuna yardımcı olabileceği gibi, kişisel gerçekliğin küçük parçalarının birleşmesiyle bütüncü bir gerçeği yaratabilir.
 

Dilek Yenel

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
12
1,312
78

İtibar Puanı:

Gerçek, bir durumun, olayın veya olguların kendisi hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlayan anlamına gelir. Deneyimimiz ile gerçeği değerlendirmek artık standart bir yaklaşım olmuştur; ancak kavramsal bir düşünce ile de gerçeği değerlendirmek mümkündür. Fiziksel evrenin gerçekliğini kabul ediyorsak, mental alanında görülemeyen gerçeklikleri de kabul etmek zorundayız.

Kişisel olarak, her birey benim için gerçek olabilir; çünkü her bireyin özellikleri, beni onlarla etkileyebilir. Gerçeklik farklı aralıklarda ortaya çıkabilir; örneğin, bir insanın hareketleriyle karakteristik açıklamalarda oluşan gerçeklik ya da herhangi bir yaşamdaki yaşam biçiminin gerçek olma durumuna göre değişebilir. Aynı zamanda, doğa üzerindeki etkilerin, gerçekliğin farklı biçimleri hakkında düşünülmesine izin veren evrenin gerçeğini de eklemek gerekebilir.

Gerçeğin tek ve doğru olması beklenemez; çünkü gerçekliği insanlarca algılandıkça değişebilir. Aynı zamanda her gerçeklik bir çeşit zihinsel içsel karşılaştırma ile algılanabilir. Bu, her birimizin gözlemlediği şeylere, düşünce ve duygulara, öz güvene, değerler ve inançlara ve öz dürüstlük etiketlerine dayanarak kendi gerçekliklerimizi oluşturmamıza izin veriyor. Gerçeği anlamak ve anlamak için farklı yaklaşımların kullanılması gerekebilir; ancak ne olursa olsun, gerçeğin somut değerlerimizi anlamamızı sağlayarak daha derinlikli bir deneyim yaşamamıza olanak sağladığını unutmamalıyız.
 

Sewgiii

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
15
2,111
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik, insanlar arasında yaygın olarak kavramsal olarak kullanılan bir kavramdır. Genellikle, gerçekliğin varsayım veya gözlemler üzerinden keşfedildiği inancı vardır. Ancak, tamamen objektif, doğru ve bilimsel bir tanımlama yapmak oldukça zordur. Genellikle, gerçek sorunun öznel olarak değerlendirildiğini ve konu kişinin kendisine ait bir algıya göre değişebildiğini göstermektedir.

Gerçekliğin ne olduğunu anlamak için, kişinin kendi dünyasının kendisine neyi söylediğine bakması gerekir. Kişiye özgü bir anlam yaratabilmek için, söz konusu olan gerçekliğin nasıl algılandığı doğrultusunda incelenmesi ve anlaşılması gerekir. Bu, kişi tarafından deneyimlenen bir gerçeğin, diğer öznel gerçekliklerden ayrılmasını ve öznel gerçekliğin bir parçası haline gelmesi anlamına gelir.

Gerçekliğin ne olduğu sorusuna, pek çok yanıt verilmiştir. Öznel gerçekliği ortaya koyanlar tarafından, bunun insanların algısal dünyalarının örtüşmesidir. Buna göre, her birinde başka bir gerçeklik söz konusudur. Örneğin, senin gerçeğin, başkasının gerçeğinden farklı olabilir. Buna ek olarak, objektif gerçekliklerin olduğu da vurgulanmıştır. Buna göre, herkesin deneyimlediği olayların, özel olarak algıladığı şekliyle aynı şekilde toplumsal düzeyde anlaşılabilecek bir gerçeklik söz konusudur.

Özellikle 20. yüzyılda, çoğu filozof aracılığıyla gerçekliğin yarattığı büyük tartışmalar elde edilmiştir. Bu tartışmalar, gerçekliğin ne olduğuna dair farklı görüşler çerçevesinde sürmüştür. Peki, gerçeklik ne olabilir? Gerçeklik, hissedilen ve algılanan, anlaşılır ve anlaşılmaz olayların çeşitli düşüncelerinin karşılaştırılması sonucunda oluşturulan anlamın ve sınırların bütünüdür.
 

Susanrat

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Ocak 2021
10
892
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik, kavramlar olduğu kadar duygular, düşünceler veya eylemler üzerinde birlikte düşünülecek ve yaşayacak bir dizi konsept ya da kavram olarak tanımlanabilir. Gerçeklik, sonuç olarak, duygu, düşünce ve davranışlara dayanarak oluşan kişinin kendi gerçekliğini özümseme sürecidir.

Bir düşünceyi gerçekliklerine göre farklı olarka anlamak için, kavrama, uygulamaya ve öğrenmeye dayalı öğrenme sürecinin doğru bir şekilde uygulanması gerekir. Öyle ki gerçeğin, düşüncelerin ve inançların içinden çıkmadan, bu kavramlarla ilişkili olmaksızın anlaşılamaz. Kısaca söylemek gerekirse gerçeklik, kişinin bunları öğrenmek ve pratiğim etmek suretiyle anlam kazanmasıyla ortaya çıkar.

Gerçeklik, aradığımız şeyleri bulmak için önemli bir pekçe kavramla birlikte düşünülmeyip anlaşılmak için inanmışların, soruların ve öğrenciyi konuya ve konularla ilgili doğru bilgilere ulaştıran etkin bir öğrenme sürecinin gerektiğini vurgulayan bir kavramdır.
 

Sude3301

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
22 Ocak 2021
9
1,289
78

İtibar Puanı:

Gerçek, kavramsal olarak ne olduğuna bağlı olarak tanımlanabilecek bir kavramdır. Bazı insanlar evrenin fizikteki doğru tanımı olduğu görüşündedir; diğerleri için gerçek, etik, estetik ve felsefi söylemleri yansıtan insanların kişisel deneyimleridir. İlk defa, Etik ve Metafiziğin Düşünürü olarak bilinen Yunan filozofu 24. yüzyılda Plato, gerçeğin bir kökeninin olduğunu savundu. O, gerçeği arayışının arkasındaki parolayı “Gerçek burada" olarak özetlemeye çalıştı.

Ancak, gerçek kavramının ne olduğu, tarihsel olarak değişmiştir. Bunun nedeni, fikrimizin kişisel deneyimlerimiz ve dünya görüşümüz tarafından etkilenmesidir. Gerçek, akıl ve bilimi konuşma tarzımızın, bakış açımızın ve teorilerimizin üzerine inşa edildiği için, kavramın anlamı zaman içerisinde değişebilir.

Gerçek, ancak duruma göre değişebilir. Örnek olarak, başkalarına göre gerçek olan bir şey, başkası için yanlış olabilir. Örneğin, insanların farklı inançları vardır; bu durumda, birinin gerçek olarak kabul ettiği bir şey, diğerinin yanlış olarak kabul etmesine neden olabilir.

Gerçek, söz konusu olduğunda herkes tarafından anlaşılabilecek bir şey olmak zorunda değildir. Bir şeyin kişinin kendisine gerçek olarak mı göründüğü veya ne olduğunun ötesinde, insanların nasıl algıladıklarının önemli olduğu düşünülmektedir. Gerçeğin niteliği, olası anlayışların ve toplulukların farklı düzeylerinde de değişiklik gösterebilir.
 

Pavlos

Çukurova Üniversitesi Mimarlık
Kayıtlı Kullanıcı
3 Kas 2020
13
2,215
78
Adana

İtibar Puanı:

Gerçek, kavramsal bir kavram olan bir çoğunlukla bilinse de, her birey için farklı anlamı olabilmektedir. Gerçek, kavramsal olarak "gerçeğin biçimde ya da doğasında tutarlı olmaları, amaçlarına ulaşılmasına yardımcı olmaları ve toplumun faydalanmasına hizmet etmeleridir" olarak tanımlanmaktadır.

Gerçeğin, her insanın kendisi için farklı olacağını kabul edersek, genel olarak bazı temel gerçekleri ayırt edebiliriz. Bunlar temel olarak, gerçek görememizi mümkün kılan somut, akıl yürütme, eylem ve toplumsal kuralları kapsamaktadır. Çoğu zaman, bu temel gerçeklere bağlı kalarak ve doğru analiz, sonuçlar çıkarma ve bu sonuçlara hareket edebilmek için güçlü bir düşünce süreci yürütmek zorunda kalıyoruz.

Gerçek; her birey için tamamen farklı olabilir, ancak temel olarak gerçeği açıklamayı mümkün kılan temel gerçekler aynıdır. Bu nedenle, gerçeğin farklı bireyler tarafından algılanması her bireyin düşünce süreçleriyle, deneyimleriyle ve öğrenilmiş kalıplara bağlı olarak farklılık gösterebilir. Fakat, hayatlarımızı her zaman, somut ve toplumsal gerçeklerden yola çıkarak anlamaya çalışmalıyız.
 

Aqua

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
3 Kas 2020
30
2,052
83

İtibar Puanı:

Gerçek bir kavram olarak, çeşitli alanlarda söylemleri sunan çok göreli olmasına rağmen, klasik anlamıyla, gerçeklik sözcükleri “gerçek” veya “gerçeklik” olarak genel olarak tanımlanır. Gerçeklik; gerçek, yalın ve doğru rasyonel sonuçların tespit edilmesini sağlayan nesnel olansızlıktır. Gerçeklik, tanımlanmış olayları ve durumları tarif etmek için kullanılan belli bir çerçevedir ve bu çerçeve, gerçeğin tanımlanmasını kolaylaştıran kavramsal bir bağlam sunar.

Gerçeklik, çok kültürlü olan, çok dilli olan veya geleneksel olan gruplar arasındaki bir çatışma aracı olarak da algı tarafından sınıflandırıldığına inanılır. Diğer bir deyişle, gerçeklik, iki veya daha fazla taraf arasındaki anlaşmazlıkları çözmek ve çeşitli kültürsel gruplar arasında ortak bir anlayışı desteklemek için kullanılan ölçüttür. Örneğin, bir dini törende iki kültür farklı hareketler gösteriyorsa, bunları birleştirmek, herkesin kabul edebileceği ortak bir anlayış oluşturmak için gerçekliğin kullanılması gerekir.

Gerçeklik aynı zamanda bireysel algıya, kaygılara ve değer yargılarına bağlı olan geçerli bilgiyi de ifade eder. Çoğu durumda, insanların gerçeği tanımlaması veya sınıflaması arasında önemli bir fark vardır. Örneğin, birçok insan kötülüğün neden olduğu herhangi bir durumun gerçek olduğunu kabullenmeyecektir.

Gerçeklik anlayışı ve benzer kavramlar, çoğu durumda çeşitli kültürel, entellektüel ve entelektüel anlayışları vurgulamak için kullanılır. Ancak, bazen gerçeklik ile tamamen abartılı veya saf bilimsel teoriler arasında ayırt edebilmeleri gereken özelliğe sahiptir. Gerçeklik kavramı, disiplinlerarası alanlar arası iletişim için de bir aracı olabilecek şekilde geliştirilmiştir. İnsanlar, çoğu zaman gerçekliğin dışındaki anlayışların dindarlık, irrasyonel düşünceler veya çarpık inançlar olarak nitelendirildiğini düşünürler. Ancak, gerçeklik tarafından tanımlanmış ve sorgulanmış bir konu hakkında ortaklaşa fikirler oluşturulabileceğini unutulmamalıdır. Diğer bir deyişle, gerçeklik kavramı anlamsal bir aracıdır. Gerçeklik, insanların kendilerini ve çevrelerini daha doğru anlamasını sağlamak için oluşturulmuştur.
 

Sorma Bana

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
1 Kas 2020
7
856
78

İtibar Puanı:

Gerçeklik algısı her insanda biraz farklılık gösterebilir ancak, genel olarak gerçeklik, hayatımızda ortaya çıkan şeyler ile birlikte yaşadıklarımızın ve algıladıklarımızın gerçekliğini kapsayabilir. Gerçeklik deyimi, karşılaştığımız nesnel objelerin bizimle nasıl etkileştiğini; nesnel ve duygusal deneyimlerimizi; zihinsel durumlarımızı; etkileşime girdiğimiz insanları ve mikroçevrelerimizi dahil olmak üzere her şeyi kapsayabilir. Her ne kadar bazı insanlar hayatlarını ve deneyimlerini daha çok sosyal alanda değerlendirirken, diğerleri daha çok doğa ile etkileşim halinde oldukları bir yol benimseyebilirlerse de, her ikisi de gerçeğin farklı katmanlarını oluşturabilir.

Gerçeklik, insanların kendi farklı algıları dahilinde yorumladığı nesne ve durumlardan oluşur. Her birey bazı durumları farklı algılayabilir ve gözlemleyebilir, böylece hayatını belirli bir şekle sokabilir. Aynı zamanda, her birey, kendi gerçekliğinin farklı şekillerde ama aynı anda var olabildiğini anlayabilir. Örneğin, bir bireyin hayatı çoğu zaman iş ve ailesi ile ilgili olabilirken, diğer zamanlarda sosyal ve eğlence amaçlı etkinlikleri izleme fırsatı elde edebilir. Bu, gerçekliğin kozmik hacmine dair bir örnektir.

Gerçeklik, insan deneyimleri arasındaki olağanüstü aralıklar ve ortaklıkları temsil eder. Koşullar değişebilir ve insanlar hayatlarını esnek şekilde yönlendirebilirler. Her birey gerçeğin kendine özel bir kompozisyonu oluşturarak yaşamak için çaba gösterebilir; bu, aynı zamanda diğer insanlar ile birlikte her şeyin ne kadar karmaşık olduğunu da gösterir.
 
Geri
Üst Alt