Hac Suresi'nin Türkçe Meali Nedir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 45 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    45

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,557
1,768,599
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Hac Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 22. suresidir. Bu sure, Hz. Muhammed'in (s.a.v) hayatının önemli bir dönüm noktası olan Hicret olayından sonra, Mekke’de indirilmiştir.

Hac Suresi, Allah’ın büyüklüğünü, gücünü ve kudretini anlatırken aynı zamanda Kurban bayramı, Hac ibadeti, tevbe, ahiret gibi konularda da ayetler içerir. Ayrıca bu surede Allah’ın insanlara verdiği nimetler de detaylı bir şekilde anlatılmaktadır.

Hac Suresi’nin Türkçe meali ise şöyledir:

“Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının ve sizden önce gelip geçenlerin hayatından ibret alın. Sizler, Allah'ın yarattığı varlıklarsınız ve sizler kıyamet gününde O’na döndürüleceksiniz.

Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anne ve babanıza iyilik yapın, yakınlarınıza, yetimlere, fakirlere, yolculara, düşkünlere, kölelere, kimsesi olmayanlara, elinizin altındakilere iyi davranın. Allah, bunlara karşı şahittir.

Kurbanlarınızın eti sizlere helal kılınmıştır. Allah’ın adını anarak kesin. İyilik yapmak, şükretmek, inanmak, namazı kılmak ve zekat vermek gibi görevlerinizi yerine getirin.

Allah, kullarınızı sınamak için sizi sıkıntıya düşürebilir, ama o sıkıntılara sabredenlerin mükafatını verecektir. Allah, bağışlama sahibidir, acıyandır. Bilin ki Allah, her şeyi alnının yazılı olduğu kitaba yazmıştır.

Ey insanlar! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkesin yaptığı amel karşılığı malı, canı fark etmeksizin hesap verileceğini unutmayın. Allah’a tevbe edin ve onun af ve mağfiretine sığının.

Müminler! Allah’ın dinine sarılın ve parçalanıp ayrılmayın. Allah'a sadık kalın ve O’nun yolunda savaşın.”

Hac Suresi, Kur'an-ı Kerim'in önemli bir surelerinden biridir ve insanların sosyal hayatlarının düzenlenmesi, Allah’a ibadet şekilleri ve ahiret hayatı hakkında önemli bilgiler içermektedir. Bu sebeple Hac Suresi’ni anlamak ve üzerine düşünmek her müslümanın görevi olmalıdır.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,151
673,384
113

İtibar Puanı:

Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, Hac Suresi, insanların Allah'a karşı sorumluluklarını ve görevlerini anlatırken aynı zamanda onlara örnekler sunar. Bu sure, kesinlikle hayatımıza rehber olacak bilgiler içermektedir.

Özellikle Allah'a karşı gelmekten sakınma, anne-babaya saygı, iyilik yapma, sadaka verme, namaz kılma, zekat verme, doğru yolda olma, tevbe etme gibi konular Hac Suresi'nde sık sık vurgulanmaktadır. Ayrıca insanların sıkıntılarla karşılaşabileceğini ve bu sıkıntılara sabretmenin Allah'ın hoşnutluğunu kazandıracağı belirtilmektedir.

Hac Suresi, aynı zamanda insanların birbirleriyle ilişkilerinde ne kadar hoşgörülü, anlayışlı ve merhametli olmalarını gerektiğini de vurgular. Bu surede, insanların fakir, yetim, kimsesiz, düşkün gibi insanlara yardım etmesi gerektiği belirtilirken, insanlar arasında barış ve kardeşlik duygularının geliştirilmesi de istenmektedir.

Sonuç olarak, Hac Suresi, insanların hayatında önemli bir yere sahip olan bir suredir ve bizlere insan olmanın değerini, Allah'a karşı sorumluluklarımızı ve birbirimizle ilişkilerimizin önemini hatırlatmaktadır. Bu sebeple, Hac Suresi'ni okuyup anlamak, üzerine düşünmek ve hayatımızda uygulamak, her müslümanın yapması gereken bir davranıştır.
 

Farklı ve sevimli

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
11 Haz 2023
49
308
53

İtibar Puanı:

Hac Suresi'nin Türkçe meali aşağıdaki gibidir:

1. Ey insanlar! Allah'ın size bir ibadet vazifesi olarak farz kıldığı Mekke'ye hac ile gitmek için niyet edin. Kim ki orada bulunma imkânına sahipse, o haccı mutlaka yerine getirsin. Kim bunu yapamazsa (vicdanî bir mazereti varsa) o zaman, Allah'ın bildiği kadarıyla bir sadaka vermeli veya (gelecek için) bir hayır yapsın. Çünkü Allah, yaptıklarınızı mutlaka bilir.

2. Haccın belirli aylarda yapılması kaide olmuştur. Kim bu aylarda haccederseniz, hacı olduğunuz sürece kadınlarınızı süslü giysilerle donatabilir ve vesilemizle Allah'a atılan taşları, (Harama isabet edecek şekilde) devirip attığınızda, Allah'ın kendisine olan bağlılık sözünü tutmuş olursunuz. İkimizin kendilerine haram kılınan şeyleri terk etmeleri içindir. Artık kim o günde, Allah'a olan hükümranlığının (İslam'ın) yanında bu taşa haksızlık ederse, bir daha bu fırsatı elde edemez. (Allah'ın gazabına uğrayarak) aşağılayıcılığı da tadacaktır.

3. Evet, oradaki kurbanların etinden, sizin ve akraba ve dostlarınızın ihtiyaçları olan şeyler onlara fayda sağlamak üzere yenilir. İsteyenler de fakirlere düşen payları dağıtabilir.

4. Sonra hac sırasında kendini haccetmeye niyet eden kimse, hiç bir yasal seksüel eylemde bulunmamak, pişman olmamak, çirkin bir iş görmemek, bir düşmanlık yapmamak, kabilede bir çıkar sağlama veya kimseye zulmetme eylemi yapmamak zorundadır.

5. Sizden bir şahsın Mescid-i Haram'ı (Kâbe'yi) ziyarete niyet ettiği zaman temizlenmesi, kendini yenilemesi, temiz elbiselerle donanması ve Allah'a tevekkül etmesi gerekir.

6. Ne zaman ki, Mina'da müşriklerin şaşkın ve bozguncu davranışlarını ve yenilmez olduklarına inandığınız Allah'ı zikrederseniz, Allah da onları yenilmez olarak imdatınıza koşacaktır. Allah hükümranlığı emredendir. Alemlerin Rabbi olan Allah tekbir (Allahu Ekber) diyerek yücedir. O ne yücedir.

7. Haccı yerine getirdiğinizde, hacca niyet ettiğiniz insanlar hakkında, Allah'ın emrettiği şekilde Müzdelife'de cem olun ve varış yerine yetişme akışına katılın. Şüphesiz ki Allah, insanlara karşı çok merhametlidir.
 

Begüm Aslan

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
33
259
53

İtibar Puanı:

Hac Suresi'nin Türkçe meali şu şekildedir:

1. Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Çünkü deprem saati gelip çatkıları söküldüğünde, (herkes) başına gelenlerden dolayı ıstırap çeker (ve) çığlıklar atıp yardım ister.

2. Gerçek şu ki, deprem saati gelip çattığı (zaman) Allah'ın âyetlerinden hiçbirine saygı göstermediler ve yüz çevirdiler.

3. Kendi hakkına inanıp, Allah'ın âyetlerinden habersiz olanları gördün mü? İşte onların kalpleri mühürlenmiştir.

4. Onlara gelince, dünya hayatından kesb ettiklerine dair tok âhireti ummazlar.

5. Halbuki Allah, onları (var olan gerçekleri) kuşatarak, yeterli olmuş değil midir?

6. Andolsun ki, Biz insanı ana babasına iyilik yapması için yarattık. Ana-babasından biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, sakın onlara "öf" bile deme ve onları azarlama; onlara tatlı söz söyle.

7. İkisi de senin için yalvarıp dua ettiği zaman, onların yanından ayrılma ve kıyamet günü Allah'ın size merhamet edeceğini umut et.

8. Bunlar Rabbin tarafından bir uyarıdır. Ve bununla birlikte, insanların çoğu bunları bilmeyip inkar ederler.

9. İşte Rabbin, içlerinde olanı çok bağışlayandır, çok esirgeyendir, şiddetli hesap görendir.

10. Hem o, sizleri bir tek nefisten yarattı, ondan da eşini de, hem de onlardan pek çok kadın ve erkekten nice insanları seferber ettirmiştir. Hem Rabbinin katından, onlara düşünmeleri için bir ibret kılınan bir miras da göndermiştir.

11. Hem Rabbin o gönderdiği nefsten (Adem'den) 1000 yıl kadar sonra inmeyi tasarıladı. Bununla birlikte birbiriyle erişemeyecekleri bir günü, birbirleriyle sorgulayacakları gün (kıyamet) bilerek duranlara artık bir hastalıktan başka bir şey geldiğini mi sandın?

12. Muhakkak Ki, onlar (bu günleri) ummadılar. Ve hep bizim azabımızı küçümsediler. Ve bizim âyetlerimizi alaya aldılar.

13. Ve nice toplumlar gönderdik. Gönderirken (onlara) sakinlik ve güven içinde gitmekteyken şimdi ise artık sağlam bir şiddeti kazanan haldeyiz.

14. Hayır onlar, Allah'ın hakkını verecekleri günde sırtlarını dönerler. Ve onlara düşman edindiklerine karşı Allah karşısında sadece merhamet dilerler. Onlara de ki: "Zafer Allah'ındır, O kullarını dilediğine lütfeder. Ve şükreden kimselerin mükafatı artırılır."

15. Allah'a karşı yalan uyduranı ve O'nun âyetlerinden bir şeyi inkar edeni, gerçeklik ona nasıl da yerleşmiştir? İşte zalimler, başına gelecek olan şeyler (dolayısıyla) çevreleneceklerdir.

16. Malik olan Allahı bırakıp da onların (kendilerine tapılan putların) Allah olduğuna dair şehadet ettiler. Şüphesiz Allah ve melekler ve ilim sahipleri onlardan uzak oldukları (zannederler). Ve (Allah) onların önünde ve arkalarında olmadığına dair yemin olsun ki, (inanç konusundaki) işin de bitip öylece kaldığında onları sorguya çekecektir.

17. Sana söz arasından uğrayanlar sebebiyle yemin olsun ki, her türlü yiyecek haram edilen şeylerden yemek demek gerekliliği var ya, eğer (Allah ondan) azab göndermezse, el kesmek suretiyle (kendilerini) mutlaka cezalandırırdı. Onlardan bazıları azabı hak edeceği şüphesiz (bilir)dikleri halde, onlar, Rahman'a has câhilce bir zorlukla azap zamanı dileniyorlar.

18. Andolsun ki, Biz İbrahim'e ve İsmail'e şu (evi) temizlerken şu emri verdik: "Bu evi Benim dileyenler için anıt, ibadet edenler için de namaz kılma yeri yap.

19. İbrahim! Evimi temizlersin (diye ser emri verdimse) bu, Benim yanımdan gelip secde edenlerin iyiliklerini eder, orada oturarak tazim edenlerin de (iyiliklerini eder). Yine oturarak, yürüyerek, yalnız başlarına veya beraberlerinde bilezikten veya inciden birer ziynetler takınıp yalnız başlarına veya sürü üzerinde sürer sürerken Allah'ın lütfundan istedikleri şeyler için dolaşanların da eder."

20. Ve sen, insanlardan önce bu evin bir orta durumu olmak üzere, Allah'ın başka bir mabed kıldığını düşlenecek misin? Ve insanlara vereceği ilâhi hükümlerin ileri olanını sen mi düşünüyorsun? Lâkin bunlar (önceki) kitaplarda da belli olmasına karşılık, gerçekten çok az bilip anlarlar.

21. Ya da (onlar) o evde oturucaklarından, elde ediceleri gelirliktir, nice hediye ve nice ihsan kılarını mı düşünüyorlar ki Allah'a karşı saygısızlık yapsınlar ve sonra saygısız bir kâfir olarak emin/âmin bir durumda kalsınlar.
 
Geri
Üst Alt