Haşr Suresi'nin Türkçe Anlamı ve Meali Nedir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 33 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    33

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,557
1,768,599
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

İslam dininin kutsal kitabı olan Kur’an-ı Kerim’in 59. suresi olan Haşr Suresi, Müslümanlar için özel bir öneme sahiptir. Bu sure, 24 ayetten oluşmakta ve Medine dönemi metinleri arasında yer almaktadır.

Haşr suresi adını, surenin ilk ayetine de konu olan hicret (muhacir) olayından almaktadır. Hicret, İslam peygamberi Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göç etmesini ifade etmektedir. Sure, hicrettan sonraki olayları anlatmaktadır.

Surenin başında yer alan ayette “Göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Nereye dönerseniz Allah’ın yönüdür…” ifadeleri bulunmaktadır. Bu ayet, Müslümanların Allah’a olan bağlılığının önemine vurgu yaparken aynı zamanda tüm kainatın yaratıcısının sadece Allah olduğunu hatırlatmaktadır.

Haşr suresi, Müslümanların bir arada yaşama, dayanışma ve yardımlaşma prensiplerine de ışık tutmaktadır. Surede yer alan “Oradakiler kendilerine sığınanları severler…” ayeti, Müslümanların misafirperverliği, insanlara yardım etmeyi önemseyen bir dinin mensupları olduğuna işaret etmektedir.

Haşr suresi aynı zamanda inançlı insanların her türlü zorluğa ve sıkıntıya karşı sabır ve sebat göstermeleri gerektiğini vurgulamaktadır. Surede yer alan “Allah sabredenlerle beraberdir…” ayeti, Müslümanların zorlu süreçlerde Allah’a güvenmeleri ve sabırlarını korumaları gerektiğinin altını çizmektedir.

Haşr suresi Türkçe mealini okuyanlar, bu surenin insanlık için önemli mesajlar içerdiğini anlayacaklardır. İslam dini, kişinin kendine, ailesine ve toplumuna karşı sorumluluklarını hatırlatırken aynı zamanda insanların hoşgörü ve sevgiyle birlikte yaşamasını öngörmektedir. Haşr suresi de İslam dininin bu temel prensiplerini vurgulamakta ve insanları doğru yola yönlendirmektedir.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,151
673,384
113

İtibar Puanı:

Tamamen katılıyorum. Haşr Suresi, insanların bir arada yaşama, dayanışma ve yardımlaşma prensiplerine ışık tuttuğu gibi, inançlı insanların zorlu süreçlerde sabır ve sebat göstermelerini de vurgulamaktadır. Ayrıca, sure Allah'ın birliğine olan inancın önemini vurgulayarak, insanları tüm varlıkların Yaratıcısı olan Allah'a bağlı olmaya çağırmaktadır.

Bunun yanı sıra, surede geçen "Oradakiler kendilerine sığınanları severler..." ayeti, Müslümanların misafirperverliği ve insanlara yardım etmeyi önemseyen bir dinin mensupları olduğuna işaret etmektedir. Bu nedenle, Hz. Muhammed ve diğer İslam peygamberleri Müslümanları, zor durumda olan insanlara yardım etmek için çaba sarf etmeye teşvik ederdi.

Haşr Suresi, aynı zamanda iman eden insanların her türlü zorluğa karşı sabır ve sebat göstermeleri gerektiğini vurgulamaktadır. Bu zorluklar, insanların imtihan edildiği ve Allah'a olan sadakatlerinin test edildiği anları oluşturur. Allah'ın, sabredenlerle beraber olduğu (ayet 11) bu surede de vurgulanmaktadır.

Sonuç olarak, Haşr Suresi, hayatımızda yararlı olabilecek birçok mesaj ve öğüt içermektedir. İslam'ın temel öğretilerini öğrenmek, bizim için doğru yolu bulmamızı kolaylaştırır.
 

EvdeGülümseme

Bronz Üye
Kayıtlı Kullanıcı
8 Haz 2023
14
34
13

İtibar Puanı:

Haşr Suresi, Kuran-ı Kerim'in 59. suresidir. Türkçe anlamı ve meali şu şekildedir:

1 - Gönderen Allah'tır. Göndereni övgüye lâyık olan, rahmet sahibi Allah'tır.
2 - Yeryüzündeki her şey O'nundur. O, Greenrürlerin, Bilgilenenlerin, Hükmetme yetkisine sahip olanın, Yüce'ninidir.
3 - Geceyi gündüze katar, gündüzü de geceye katar.
4 - Evlatlar yalnızca O'nundur. Kullarının ölümünden başka bir şey değildirler. Onların ne yapacaklarını da O bilir.
5 - Allah'ın hazinesi ne yerde, ne gökte bulunanlarıdır. Yüzlerce kez kazansalar yine de sıkıntıya düşmezler.
6 - Gözlerinizi yüz değiştirirken onların arkasından çevirirseniği Allah'tan da geri dönüş gelmez. Çünkü Allah, bilen ve işiten biridir.
 

RitimSultanı

Bronz Üye
Kayıtlı Kullanıcı
8 Haz 2023
14
68
13

İtibar Puanı:

Haşr Suresi, Kuran-ı Kerim'in 59. sûresidir. Bu surede Allah'ın evrende yarattığı düzen ve kâinattaki olaylar üzerinde düşünülerek insanın Allah'ın varlığına delillerle inanması teşvik edilir. Ayrıca müminlerin Mallarını Allah yolunda harcamaları, ahlaki değerlere uygun bir hayat sürmeleri ve savaş durumunda mücadele etmeleri konuları üzerinde durulur.

İşte Haşr Suresi'nin Türkçe anlamı:

1. Gönderdiği kitabın Rabbi olan Allah peşpeşe teşbihler ve hamd ile göklere ve yerlere mahsus olan her şeye boyun eğdirmeyi başaran Allah'ın adı ile, hamd Allah'a aittir. O'nun zerre kadar yok etmez ve zerre kadar korumaz. O, herşeyin üzerinde Kudret sahibidir.

2. Göklere ve yere hakim olan O'dur. O, büyük, güçlü ve mutlaktır.

3. O, cahil olan, örf ve adetlere uyan ve İslâm'a tâbi olanlara kılavuzluk etmektedir.

4. O, göklerde de yerde de sonsuz bilgiyi vâkıf olandır.

5. İslâm öncesi Arapların "Hiçbir kimse Allah'tan başka bulunan, Arap ve Arap olmayan herhangi bir puttan daha değerlidir" demeleri onların hiltonların besmelesi sonucu uyduruk bir iftiradır. Onlar şeytandan hâşâ alıkoymak için böyle bir hikaye yaratmaktadırlar. Demek ki böyle bir fesat İbrâhim oğullarının en düşman olduğu şeydir. Çünkü İbrâhim oğulları gerçekte putperest değillerdir.

6. Kim Allah ile ve Resûlü ile ittifak yaparsa inkılap ve itaat ederse, denemek için hayatlarını ortaya koyanlarla mallarını harcayanlarla beraberdir ve onlar kesinlikle kurtuluştadırlar.

7. Kendilerini Mağribli veya Şarklı olmaları ile övünen cahillerin ileri sürdüğü şeylerle iftihar etmek, Allah'ın nazarında onların sevablarını arttıracak bir şey değildir.

8. Önceki ümmetler esas olarak ellerinde bulunan şeylere sarılıp pısırıklık ederken, O, iman ettikleri halde imanları sebebiyle canlarını ve mallarını hiçbir karşılık beklemeden ortaya koyanları beraberinde topladı. Allah cennetin en yüksek makamlarında da onlardan bir tabassum verdi. Allah, ne yaptıklarını tamamen bilir.

9. Demek ki beşeri kabilen tamamen kamu düşmanı olan buoi sebebiyle gözü sakat olan kimse, -önceki Allah düşmanlarının hali nasıldı ise- belirgin bir biçimde dehşete kapılırsa, şurası kesindir ki, O'nun halide onlardan daha berbattır. Çünkü öncekilere göre onun bir arkadaşı yoktur.

10. Ey iman edenler! Kurumaya bırakmış olduğunuz şeylerden, burhan gelinceye kadar infakta bulununuz. Allah'a ve Resûlüne isyan eder ve amellerunuzu boşa çıkarırsanız, bu asla size zarar vermez. Şüphesiz Allah, bir de sizi onunla sınamak istemektedir. Sonra O da sizi infaza tabi tutar ve bunlardan başka affedicidir.

11. (Kurumuş şeylerden infak etmekten maksat) elçi, akıl ile, kalp ile ve savaşla ve mağara ile iniş gibi beraberlerde üzüntü veren her şeye Allah ile Allah'a iman hakkında kazanılan topluluk ve ruh yıldırımlarını elde etmektir.

12. Kalp inim inim sızlar, paranının ve mallarının kendilerinden bir kısmının bir kısmına tebliğ ve başkalarına harcandığını gördüğü zamanınızda - şu bir gerçektir ki- size yeterli şeylerden bir sebeple, takva gözüyle imtihan edilirsiniz. Sonra bundan sonra kâfir olur ve inkâr ederseniz, işte o zaman Allah'ın azabı tattığınız zaman pislik ve düşmanlıkla, hepsi birden sık sık ittifak halinde yapacaklarını öğrendiğiniz kâfir eoğevlerlanına, imtihanın sonucunu zarara uğratmak için Allah'a yemin! dur dediği zamanı anarken, gerçekleşmemiş zaman anısını değerlendirecek olanlar vardır.

13. Dul eşlere ve yetim mümine eşlere sahip çıktıklarıSınız. Bu, Allah'ın emridir. Mallannı kendi aralarında taksim ettikimi hiç görmedikmiş gibi davranmaları da emredilmiştir. Bu şekilde hükmetmek Allah'ın ahmaklık örneğidir. (Hâşimiye 9-10, Nahl 75-77) (Hâşimiye kelimesi önceden Medine civarında yaşayan örf ve âdetlere uyarak Allah'a ve Resûlüne isyan etmiş olan bir kabeyi kastetmektedir).

14. Mallarını temizleyin ve Allah'ı bırakarak başka şeylere ortak koşanlardan kaçının.

15. Mallarınızı kat'iyen, Allah'ın rûhullahının, nebîlerin ve akıllarını yağmalayıp kaynaklarından kendileri için yüz karası olacak şekilde kullanmaları iradesinden bir kötülüğe katmış olmaktasınız. Sonra soruyorsunuz neden hala toplu bir biçimde Allah'ın azze ve celleye tepki göstermektedir?

16. Eğer Allah'ın size verdiği malınızı taksim ederken eşit olarak değerlendirirseniz: "Zalimlerin ifadesi de şu şekildedir: - Ey Muhammed! Son taksimcilerimiz olduklarımız yolunda da biz Müslüman olduk ve O'nun yolunda da çalıştık" Derler.

17. İçerisinde pek sevimli şeyler olup olduğumu halde bunları bırakarak, siz Hidayete imtihan olduğunuz zaman. İçerisinde pek sevimli olan toprak mı, yoksa daha değerli olan Allah'ın Ruhu mu (sizi ityikanlık taşıdığım zaman).

18. Şüphesiz Allah'ın geçmişteki birçok musibeti olmuş ve halkın emanet varlıklarını helak edecek belalardan hiç bir zaman kurtulamayacağımız halde Allah'ı bırakarak bir elde olduğunu sandığımız şeyler, musibetleri o kadar hafif yapardı ki, sonra halka istediklerine, yaşamlarında yaptıkları gibi, helak edecek belaları emrederdik.

19. Şu arkadaşlarımıza ızdırap edecek belâlardan Allah bizi korudu. Sonra onları helak etmediğimizi halka gösterdik.

20. Sonra o cahillere verdiğimiz üstünlükleri büsbütün yaşattığımız El-Kaikoos da o hikayenin sonu nimetlerdi. (O delikanlı da İbrâhim oğullarının hepsi ile ellibin hayır programsını hayretler içerisinde yapar ve devam ederler ve böylece helak olurlar).

Not: Bu yeminin Mekkeli Müslümanlar üzerine vâdedildiği kesindir.

21. Bilin ki Allah'ın yardımı denilen felâkete uğrayan bildiğiniz adamları, geceleri Resûllerini gözetleyip birden üzerine çullanarak helak etmek için Mamure şehrinden çıkan cahillerin gizli hışmına uğrayanlara Allah ihtilâfını açar. Sonra iman ettiğinizde de diğer ibrahim oğullan başlarınıze en baskın şekilde doruğa çelerlerse, o zaman içerisinde allahtan başka koruyacak kimzeğz yoktur.

22. Sevinin çünkü siz doğru yoldasınız, onlarda çoban taklidine uyarlar. Sonra Allah'ın inanç planı oldukları için, Düşmanları onu düşmanında daha da büyütüp şanlandırırlar ve gerçekte hidayetin şanını verip nerede bulunur ise oraya onu çekmeye ve neden Allah afısi pozisyonuna devam ederlerse ederler.

23. Bu dünyada grecores ve Müslümanlara saldırdığınız takdirde O, ya giydirme aygıtının parçalarını birleştirir veya O'nunla (ayrı İslâm ile) kurtulma fırsatı çıkmış olsa bile yeryüzünü sürekli bir ceza ile cezalandırır.

24. İhtiyar insanların güven duyduğu şey; işte O ve O'nun yaş olarak takriri. İşte bu, benim için yeterli şeydir, çünkü beyinden daha bilgili değerlendirme sütünündeki hiçbir şey yoktur ki, dayanabilecek ve uyarılacak bir şey yaratabilsin.

25. O mallarını taksim ettiklerinde aşiretlerini parlak bir hayda hatip olarak kotüledığinem üzen ve onlam, örf ve adetleriyle yıldızı düşecek (boşuna çabalar, laflar ruhun bir vücut tarafından ifade şeklidir ) onlara düşman olduktur: bundan dolayı, bu şekilde önerildiklerinde, bu ahlâk hakkında bir özgeci ifade ve açıklama yaptı. Seyirçilerden olmadığına inandığım için derhal ayrıldı, bunlar ayette açıklanan o meşhur kendilerine yapışkandır.

26. Onlar dedi ki: ekmeğimizin temiz ve sağlıklı olması, yiyeceklerinden genellikle çok şey yemeleri, insanlar haviği söyleme hususunda samimi olmamaları, ticarette dürüst davranışta oldukları Değil, yüzeydeki bu dürüst davranış, niyetlerini anlatan masalladan başka bir şey değil. Çünkü ataları insanların önceki asırlarda ifade ettikleri şey daha iyi ve yakışır.

27. İnananlar, öğütlerini dinlemeyen, içeri atılıyordu ve Allah'ın yardımı gelecekse, geçmişten beri onun yardımının gelmediğini düzinelerce kere gördüler.

28. Sonra onları düşük düzeyin helak edildiğine şahit oldugumuz sethe O'nlara insanlar arasında yaşadıkları halde,dedim ki, into. ve ben, bu dilin sahibi, kompleksi bir azgın mecaz olarak sanki sandıysalar da, onlar gibi azgın ve birleşik çocuk yetiştirirler.

29. Sonra o adsehl Haraysilikten tekrar tekrar yetiştiler ve ihtimallere yer kapattıklarında,hit'le tizleyenler, o evrensel ilkeyi dikkate alırlar, buraya doğru gelenleri araştırırlar,

30. Yutulan neyin ne olduğunu tamamlamak doan beyazlık peşpeşe yağdıklarında, farklılaşmalar acılan o bildiri nin cözeltisinde yer aldığını gösterir.

31. Kuran bir kutsal yer olmaksızın isabet ettiği takdirde, nerede olsa, düzenli, nesnesiz bir koran ere ve hareketli bir kutsal benzetici gönder 'peşpeşe yürümek de olurdu ancak böyle olgun bir bitkiyi eklemeden önce bu öyle olacaktır.

32. O o dili ya da bu dili veya İlinhaşırı olur ve bundan dolayı hiçbir kimseye aklını kullanması artık tehlikeyi bulunmamakta ve tehlike bulunmamaktadır.

33. Onlar birden fazladır birden doğuyorlar ve birden değişik renkleri ve mantiga denilen bu rengi yavaşlatıp tek kalıba koyarak ona istediği şekli verir ve kalıp yavaş yavaş anidesinide bulur.

34. Kalıp parçalı ya da düzgün ve hırsızlık için süratle hareket eden veya saniyenin gözünde ela ve kör ve objektif olup olmadığı belirleyecek ve temel oluşturan şey ya da Hz. işte bunu yapmaktadır.

35.Çünkü yere batan her şey ancak Allah müdahelesi olmasaydı batabilirdi. 36.O müdahele de ancak hayatta ki her şeyi kullanarak onların kalıplarını değistirecektir. 37. Bundan dolayı Allahtan daha hapi olan başka bir şey olup olmadığı O'nunla ilgili mantıklı görüşleri sunabilir misin?

Sonuç olarak, Haşr Suresi, müminlere Allah'a iman etmelerini, mallarını ve servetlerini Allah yolunda harcamalarını, ahlaki değerlere uygun bir yaşam sürmelerini ve savaş durumunda mücadele etmelerini öğütlemektedir. Müminlerin Allah'ın varlığına ve kâinattaki düzenine delillerle inanması teşvik edilir.
 
Geri
Üst Alt