Kartezyencilikte Tanrı'nın Varlığının Kanıtlanması Nasıl Gerçekleşir?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 81 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    81

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,555
1,768,598
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Kartezyencilik felsefesi, Descartes'in düşünce sistemi temelinde hayat bulan bir felsefi akımdır. İlk olarak 17. yüzyılda ortaya çıkan bu akım, düşünme eyleminin temelinde yatan doğruluğu aramaya yönelik bir inanç sistemidir. Bu inanç sistemi, bireyin düşünceleri doğrultusunda gerçeği bulabileceğine inanır. Kartezyencilik felsefesinde var olan Tanrı'nın varlığının kanıtlaması ise Descartes'in en önemli eserlerinden birisidir.

Descartes, insan aklının doğasına dair birçok çalışma yapmıştır. Bu çalışmalarını temel alan düşünce sistemi, var olan her şeye şüpheyle yaklaşarak gerçeği bulmaya çalışır. Bu düşünce sistemi dahilinde, insan aklının birçok şeye şüpheyle yaklaşabileceği gibi Tanrı'nın varlığına yönelik de bir şüphe olabilir. Ancak Descartes, bu şüphenin üstesinden gelmek için geliştirdiği bir argümanla, Tanrı'nın varlığını kanıtlamaya çalışır.

Descartes'e göre, insan aklı başka bir şey tarafından yaratılmış olamaz. Çünkü insan aklı, kendini ve düşünceleri özgür bir şekilde kontrol edebilir. O halde, insan aklının yaratıcısı olması gereken bir varlık vardır. Bu varlık ise Tanrı olarak adlandırılabilir.

Ayrıca, Descartes'in Tanrı'nın varlığına yönelik kanıtı, klasik teizmin en önemli argümanlarından birisidir. Descartes, insan aklının bazı özellikleri olduğunu düşünür. Örneğin, insan aklı sonsuzluk kavramını düşünebilir. Ancak, insan aklının kendisi sonsuz olamaz. Dolayısıyla, insan aklı ve sonsuzluk kavramı gibi şeylerin kaynağı olan bir varlık var olmak zorundadır ve bu varlık da Tanrı olarak düşünülebilir.

Sonuç olarak, Kartezyencilik felsefesi temelinde, insan aklının doğru ve yanlış arasındaki ayrımı yapabilme kabiliyeti, Tanrı'nın varlığının kanıtlanması için kullanılan bir argüman olarak karşımıza çıkar. Descartes'in argümanı, var oluşun temelinde Tanrı'nın olduğu fikrini öne sürer ve Kartezyencilik felsefesi açısından oldukça önemli bir yere sahiptir.
 

MT 

Keşfetmek İçin İçeriği Oku
Moderator
Kayıtlı Kullanıcı
30 Kas 2019
29,150
673,368
113

İtibar Puanı:

Bununla birlikte, Descartes'in argümanı, eleştirilere de açıktır. Örneğin, bazı filozoflar, insan aklının sonsuz olabileceğine ve dolayısıyla Tanrı'nın varlığına yönelik bir kanıtın olmadığına inanırlar. Ayrıca, Descartes'in argümanı, Tanrı'nın varlığına yönelik bir kanıt olarak yeterince güçlü değil gibi görünmektedir. Bazı eleştirmenler, Descartes'in argümanının, Tanrı'nın varlığı hakkında sadece bir olasılık sunacağını ve kesin bir kanıt sunmadığını belirtirler.

Sonuç olarak, Kartezyencilik felsefesi, insan aklının doğruluğu arama inancını içerir ve bu süreçte Tanrı'nın varlığına yönelik bir argüman olarak Descartes'in argümanı kabul edilir. Ancak, bu argüman eleştiri ve tartışmaları da beraberinde getirir ve kesin bir kanıt sunmakta yetersiz kalabilir.
 

Talha 

Talha Kerem Yılmaz
Moderator
23 Haz 2019
706
134,430
93
Cologne/Adana

İtibar Puanı:

Kartezyencilik felsefesinde, Tanrı'nın varlığına dair kanıtlar, mantıksal ve a priori argümanlar yoluyla sağlanır. Kartezyencilikte, kesin bilginin temeli, akıl yoluyla elde edilen birinci dereceden doğrulara dayanır.

Kartezyen düşünce sistemi, "düşünüyorum, öyleyse varım" yapısına dayanır. Bu felsefi argüman, insanın varlığına ilişkin kesin bir doğruya dayanır ve akıl yoluyla elde edilir. Kartezyenler bu argümanı, diğer doğruların temelini oluşturacak bir doğru olarak kabul ederler.

Buna ek olarak, Tanrı'nın varlığının kanıtlanması için üç farklı argüman sunulur:

1. İlk Neden Argümanı: Bu argümana göre, evrenin varlığı için bir ilk neden gereklidir. Bu ilk neden, Tanrı olarak kabul edilir.

2. Tanrı'nın Kusursuzluk Argümanı: Bu argümana göre, Tanrı kusursuz bir varlıktır. Kusursuzluğun kaynağı ise kendinden başka bir varlıktan gelmez. Böylece, Tanrı'ya ihtiyaç duyulduğu sonucuna varılır.

3. Varlık Kanıtı Argümanı: Bu argümana göre, Tanrı'nın varlığı yalnızca akıl yürütme yoluyla kanıtlanabilir. Varlık kanıtı argümanı, Tanrı'nın varlığının olası en yüksek varlık olduğunu gösterir.

Kartezyencilikte Tanrı'nın varlığının kanıtlanması, insan aklının doğru bir şekilde kullanılmasıyla sağlanır. Tanrı'nın varlığına ilişkin argümanlar, matematiksel ve mantıksal doğrulara dayanır ve insanın varlığının kesinliği gibi doğruların temelinde yatar.
 

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,555
1,768,598
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Kartezyen felsefesinde Tanrı'ya ilişkin kanıt, düşünce ve fikirlerin kaynağı olan Cogito'ya dayanır. Kartezyen yöntemin temel prensibi, düşüncenin gerçekliği konusunda şüphe etmek ve sadece yerinde ve kesin olan şeylerden şüphe etmeyi gerektirir.

Descartes'a göre, düşünce ve fikirlerin kaynağı insan aklıdır ve bu fikirlerden bazıları gerçeğe uygun olabilir. Ancak, bir fikir gerçekse, onun kaynağı da gerçek olmalıdır. Tanrı'nın varlığına dair bir kanıt da bu noktada ortaya çıkar.

Descartes'a göre, insan aklının Tanrı'yı var etme yeteneği vardır. Çünkü Tanrı'nın varlığı, insan aklındaki en yüksek fikirdir ve aklımızın kendisi de Tanrı tarafından yaratılmıştır. Kartezyen düşünceye göre, Tanrı'nın varlığını ispatlayan üç ana kanıt vardır:

1. Varlığımız: Descartes, Cogito'ya dayanarak, düşüncenin kaynağı olan akıl ve varlığın kaynağı olan Tanrı arasında bir bağlantı olduğuna inanır. Var olduğumuzu hissettiğimiz için, var olmanın bir kaynağı olması gerektiği düşüncesi ile Tanrı varlığına dair fikirlerimizi geliştiririz.

2. Tanrı'nın İyi Niyeti: Kartezyen felsefede, Tanrı'nın bütün iyilikleri üretmek için var olduğuna inanılır. Yarattığı şeyleri korur ve insanların hayatlarını düzenler. Bu nedenle, Tanrı'nın varlığına ilişkin fikirler, dünyanın düzenine ilişkin fikirlerle birleşerek Tanrı'nın varlığına daha fazla inanmamızı sağlar.

3. Tanrı'nın Var Olan Kavramı: Descartes, Tanrı'nın varlığı ile ilgili bir fikrin, Tanrı'nın kendisinden kaynaklandığını savunur. Yanı sıra, bu fikir, Tanrı'nın var olmayan bir şey olmadığını gösterir. Kartezyen düşüncede, Tanrı'nın kendisini düşünmek, onun varlığına tanıklık etmek olarak kabul edilir.

Bu üç kanıt, Kartezyen felsefede Tanrı'nın varlığının kanıtlanması için kullanılır. Descartes'a göre, Tanrı'nın varlığı kesin olmamasına rağmen, akıl ve bilgi hakkında sahip olduğumuz şeylerin kaynağı olan Tanrı'ya inanmak doğru ve akılsaldır.
 

Alya

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
14 Mar 2023
44
1,289
83

İtibar Puanı:

Kartezyen felsefesinde, Tanrı'nın varlığı ve doğasını anlamak için aşağıdaki argümanlar kullanılabilir:

1. İlk Sebep Argümanı: Her etkiye bir sebep vardır. Bu nedenle, evrende her şeyin bir sebebi vardır. Sonuç olarak, evrenin kendisinin de bir nedeni olmalıdır. Bu nedenin, Tanrı gibi sonsuz, mutlak ve ezeli bir varlık olduğuna inanılır.

2. İkinci Sebep Argümanı: Dünyadaki düzen, muazzam bir zeka tarafından tasarlandığına işaret ediyor olabilir. Bu zeka, Tanrı gibi mutlak bir varlık tarafından yaratılmış olmalıdır.

3. Aklın Kendinde Var Olma Argümanı: Kartezyen felsefesi, insan zihinlerinin Tanrı tarafından yaratıldığına inanır. Aklın kendinde varoluşu, Tanrı'nın varlığının kanıtı olarak görülür.

4. Tanrı Fikrinin İçeriği Argümanı: İnsanların Tanrı'ya dair fikirleri, Tanrı'nın gerçekten var olduğunu gösterir. Bu fikirler çok kesin ve açık olduğundan, bir dinginlik hissi verir. İnsanlar Tanrı fikrinde bu hissi bulamıyorsa, Tanrı yok sayılır.

Bu argümanlar, Kartezyen felsefesinde Tanrı'nın varlığının kanıtlarını sunar. Ancak, bu argümanların doğruluğu ve geçerliliği tartışmalıdır ve din felsefesi gibi diğer alanlarda da açıklamalar ve alternatif teoriler sunulmuştur.
 

Psikolog Ankara

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
15 May 2023
22
627
78

İtibar Puanı:

Kartezyen felsefesi, Descartes'in "Cogito ergo sum" (Düşünüyorum öyleyse varım) ilkesine dayanır. Bu ilkeye göre, insan zihninin var olduğu kesin olarak bilinir ve zihin, düşünceler ve ideallerle doludur. Kartezyen felsefesi, metafizik konuları çözmek için kullanılan bazı argümanlar içerir ve Tanrı'nın varlığı hakkında argümanlar sunar.

Kartezyencilikte Tanrı'nın varlığının kanıtlanması, Descartes'in felsefi düşünceleri üzerine dayanır. Birincil argüman, Descartes'in "kötülüğün ilkesi" olarak bilinen argümandır. Bu ilke, insan zihninin algılarının doğru olamayacağı, yalan ve yanıltmacalı olabileceği gerçeğine dayanır. Bu nedenle, insan zihninin doğru olabilecek herhangi bir şeyi kesin olarak bilmesi mümkün değildir. Ancak, Tanrı'nın varlığını kabul ederek, insan zihninin yanıltmacalı algılarına dışsal bir gerçeklik eklenir. Tanrı, gerçekliğin standart ölçütü ve doğru bilgiye ulaşmanın tek kaynağıdır.

İkincil argüman, Descartes'in "kanıt tarzı" olarak bilinen argümandır. Bu argüman, Tanrı'nın varlığına dair kanıtı insan zihnindeki fikirlerin kaynağına dayandırır. Descartes, kendisini yaratanı en yüksek varlık olarak düşünür. Yaratıcısından daha mükemmel bir varlık tasavvur edemez. Bu nedenle, insan zihninde Tanrı hakkında bir fikir varsa, bu fikrin kaynağı ancak Tanrı olabilir. Varlığına dair fikirlerinin kaynağı Tanrı olan insanlar, Tanrı'nın varlığı hakkında yanılmaz bir bilgiye sahip olabilirler.

Kartezyencilik, Tanrı'nın varlığına dair kanıtları felsefi argümanlarla sunar. Zihindeki fikirlerin kaynağına dayandırılan argümanlar, Tanrı'nın varlığına dair kesin bir bilginin elde edilebileceğini iddia eder. Ancak, Tanrı'nın varlığına dair farklı argümanlar farklı sonuçlara işaret edebilir ve bu konuda farklı felsefi fikirlere sahip olanlar vardır.
 

Düşünce Sokağı

Aktif Üye
Kayıtlı Kullanıcı
11 Haz 2023
15
112
28

İtibar Puanı:

Kartezyen düşüncesinde, Tanrı'nın varlığı felsefi inançlar arasında tartışmalı bir konudur. René Descartes, genellikle "cogito ergo sum" (düşünüyorum, öyleyse varım) olarak bilinen felsefi metodu kullanarak, Tanrı'nın varlığını kanıtlamaya çalışmıştır. İşte Descartes'in Tanrı'nın varlığının kanıtlanması için kullanılan argümanları:

1. Varlık argümanı
Descartes, varoluşa ve var olmayana dair iki tür şey olduğunu ifade eder. Bu durumda, bizim düşüncelerimiz, arzularımız ve inançlarımız da bir tür varlık olarak değerlendirilebilir. Descartes der ki, bizim bu düşüncelerimiz ve inançlarımız bize doğru ya da yanlışlık olarak geri dönüş yaparken, bunun sebebi doğru ya da yanlış tanımlar yaptığımızdandır. Bu nedenle, doğru olan bir tanım yaptığımızda bu tanımların kendiliğinden doğru olabilmesi için bir Tanrı'nın varlığı gereklidir.

2. Nedensellik Argümanı
Descartes, nedensellik ilkelerine de inanır – yani, her şeyin bir nedeni vardır, ve hiçbir şey kendisini yoktan var edemez. Kişinin varlığı, bir ebeveynden ya da başka bir yoldan kaynaklanan bir başka varlığın ürünüdür. Aynı şekilde, evrende meydana gelen her olayın da bir nedeni vardır. Ancak, Descartes’a göre, her nedensel zincir bir yerden başlamalıdır. Bu yüzden, evrendeki ilk nedenin bir Tanrı olması gerektiğine inanmaktadır.

3. Tanrı İnancı
Descartes diğer tüm argümanları bilinçli düşüncelerine dayandırır. Descartes, Tanrı fikrinin kendiliğinden var olduğuna ve içselleştirilmiş bir inanç olduğuna inanıyordu. Ona göre, Tanrı fikri akıl yürütme süreçlerinin doğal bir sonucudur ve bu Tanrı fikrini oluşturmak için gereken neden ve belirlilik, bir yaratan düşünce işlemine dayanır. Bu nedenle, Tanrı fikri zaten kendinde vardır ve kanıtlanmasına gerek yoktur.

Descartes, Tanrı'nın varlığını kanıtlamak için bu argümanlardan herhangi birini tek başına kullanmak yerine, birleştirerek kullanır. Ancak, bu argümanlar birçok farklı eleştiriye tabi tutulmuş ve bu nedenle Tanrı'nın varlığı hala tartışmalı bir konudur.
 

Teyyarrrrrr

Aktif Üye
Kayıtlı Kullanıcı
11 Haz 2023
30
213
33

İtibar Puanı:

Kartezyencilik, Fransız filozof René Descartes'ın felsefi düşünce sistemidir. Descartes, Tanrı'nın varlığını kanıtlamak için iki argüman sunar:

1. İlk Argüman (Tepki Dizisi Argümanı): Descartes, düşünen bir varlık olduğumuzun ve bu düşünen varlığın içindeki düşüncelerin ve fikirlerin dışarıdan gelen etkilerle oluştuğunun farkındadır. Örneğin, ateşe dokunduğumuzda parmaklarımızın yanması tepki dizisine yol açar. Descartes, bu tepki dizisini tetikleyen bir nedenin bulunması gerektiğini savunur. Ancak, bu tepki dizilerinin sonsuz bir dizi olması mümkün değildir. Dolayısıyla, sonlu sayıda nedenin var olması gerekmektedir.

Descartes, bu sonlu sayıda nedenin Tanrı olabileceğini ileri sürer. Çünkü Tanrı, sonsuz bir varlık olarak, tüm diğer varlıkların kaynağı olabilir. Descartes'a göre, var oluşumuzun kendisi, Tanrı'nın var olduğuna dair bir kanıttır.

2. İkinci Argüman (En Yüksek İyi Argümanı): Descartes, Tanrı'nın var oluşunun ahlaki olarak en yüksek düzeyde iyiliği temsil ettiğine inanır. İnsanlar arasında evrensel kabul gören ahlaki değerlerin, Tanrı'nın varlığının kanıtı olduğunu savunur. Örneğin, dürüstlük, adalet ve sevgi gibi değerler, insanların içinde var olan ve Tanrı tarafından yerleştirilen evrensel ve nesnel değerlerdir.

Descartes, Tanrı'nın varlığının kanıtını bu ahlaki değerlere dayanarak sunar. Ona göre, bu evrensel değerlerin var olabilmesi için bir kaynak gereklidir ve bu kaynağın Tanrı olduğunu ileri sürer.

Bu argümanlar, Descartes'ın Tanrı'nın varlığına dair düşüncelerini şekillendiren ve kanıtlamaya çalıştığı temel noktalarıdır. Ancak, bu argümanlar etik ve felsefi tartışma konusu olup, herkes tarafından kabul edilen mutlak doğrular değillerdir. Tanrı'nın varlığına dair kesin bir kanıt sunmamaktadırlar, sadece Descartes'ın düşüncelerini desteklemeye yönelik argümanlardır.
 

Becerikli

Bronz Üye
Kayıtlı Kullanıcı
11 Haz 2023
15
84
13

İtibar Puanı:

Kartezyencilik felsefesine göre, Tanrı'nın varlığının kanıtlanması Descartes'ın ontolojik argümanıyla gerçekleştirilir. Descartes, Tanrı'nın varlığını akıl yoluyla kanıtlamaya çalışır.

Descartes'ın ontolojik argümanı, Tanrı'nın varlık düzeyinin düşünce düzeyinden daha mükemmel olduğunu ileri sürer. Descartes, Tanrı fikri sahibi bir düşünce edindiğinde, bu fikrin içeriğinde mevcut olan mükemmellik ve sonsuzluk düşüncesiyle birlikte var olmak zorunda olduğunu ileri sürer.

Descartes, düşünüldüğü zaman bile var olması gereken bir varlığın, gerçek olarak da var olması gerektiğini savunur. Bu argüman, Tanrı fikrinin içeriği itibarıyla var olması gerektiği sonucuna varır.

Yani, Descartes'a göre Tanrı, mükemmellik düşüncesinin içeriği itibarıyla var olan bir varlıktır ve bu düşünce Tanrı'nın gerçek varlığını kanıtlamaktadır.

Bu argüman, Tanrı'nın varlığının düşünce yoluyla kanıtlanabileceğini savunurken, bazı eleştirilere de maruz kalır. Eleştiriler, Descartes'ın ontolojik argümanının var oluşun gerçekten bir özelliği olduğunu göstermediğini, sadece var oluş düşüncesini içeren bir fikri olduğunu ileri sürer.

Bu nedenle, Descartes'ın argümanı tartışmalı olmasına rağmen, Kartezyen felsefede Tanrı'nın varlığının kanıtlanabilmesi için akılsal ve mantıksal argümanlar kullanılmaktadır. Bunun dışında, deneysel ve gözlemsel kanıtlar da kullanılabilmektedir. Ancak Kartezyencilikte Tanrı'nın varlığını kanıtlamanın kesin bir yöntemi bulunmamaktadır ve bu bağlamda görüşler farklılıklar gösterebilir.
 

Kanatlı Şarkıcı

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
24
275
48

İtibar Puanı:

Kartezyen felsefede Tanrı'nın varlığının kanıtlanması, Descartes'ın şüphecilikten yola çıkarak varlık bilgisine ulaşma çabasının bir sonucudur. Descartes, "Cogito ergo sum" (Düşünüyorum, öyleyse varım) felsefi önermesinden hareketle bireyin bilincinin temel bir gerçek olduğunu ve bu bilincin Tanrı ile ilişkilendirilebileceğini savunur.

Descartes'a göre, insanların zihinsel ve maddesel olduğu kabul edilebilir. İnsanların düşünen ve bilinçli varlıklar olduğu gerçeği, Tanrı'nın varlığını kanıtlayabilir. Descartes'a göre, insan zihni sınırsız bir varlık olan Tanrı tarafından yaratılmıştır ve bu nedenle Tanrı'nın varlığından haberdar olmamız mümkündür.

Descartes'ın Tanrı'nın varlığını kanıtlamak için ortaya koyduğu argüman "kötülük nedeniyle bir şey eksik" fikri üzerine kuruludur. Descartes, dünyada hem maddi hem de nihaî iyiye sahip olan bir Tanrı'nın var olması gerektiği sonucuna varır. O, bu argümanı, mükemmellik düşüncesinin ona sahip olduğu takdirde Tanrı'nın gerçek bir varoluşa sahip olduğunu savunarak geliştirir.

Modern felsefede, Tanrı'nın varlığının kanıtlanmasına yönelik başka argümanlar da ortaya konmuştur. Örneğin, Kozmolojik Argüman, evrenin bir nedeni olduğunu ve bu nedensel zincirin bir noktada bir "ilk sebep"e sahip olduğunu savunur. Bu ilk sebep Tanrı olabilir. Teleolojik Argüman ise evrende var olan düzen ve anlamlı yapıların, bir tasarımcı olan Tanrı'nın mevcut olduğunu gösterdiğini savunur.

Yine de, Descartes'ın veya diğer filozofların Tanrı'nın varlığını kanıtlama çabaları kesin bir sonuç sağlamaz. Bu argümanlar tartışmalıdır ve farklı felsefi perspektiflere bağlı olarak değerlendirilebilir. Tanrı'nın varlığını kanıtlamak veya reddetmek, kişisel inanç, dinî tercihler ve düşünsel öncülere dayalıdır.
 

İdariYolculuk

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
8 Haz 2023
50
268
53

İtibar Puanı:

Kartezyencilik felsefesine göre, varlık konusunda en kesin bilginin aklın saf düşünce süreçleriyle elde edilebileceği düşünülür. Kartezyen şüphecilik yaklaşımıyla, her şeyi sorgulayarak kesin bir temele ulaşmayı hedefler.

Tanrı'nın varlığının kanıtlanması için, Kartezyen sisteminde Descartes tarafından geliştirilen genel bir yöntem olan "şüpheci yöntem" kullanılabilir. Bu yöntem, her şeyi sorgulamak, şüpheden geçirmek ve kesin bilgileri bulmak için kullanılır.

Descartes, Tanrı'nın varlığını kanıtlamak için ontolojik argüman ve öncüllerin düşüncede birleştirilmesi gibi farklı yaklaşımları kullanmıştır. Öncelikle, felsefi düşüncede varsayılan bir varsayımdan yola çıkarak, Tanrı'nın varlığına ilişkin kesin bilgiyi elde etmeye çalışır.

Kartezyencilikte Tanrı'nın varlığını kanıtlamak için kullanılan argümanlar şunlardır:

1. Ontolojik Argüman: Descartes, Tanrı'nın varlığını tanımlayarak, onu en mükemmel varlık olarak kabul eder. En mükemmel varlık, varlığı olmayan bir şeyden daha iyi olacaktır, çünkü var olan bir şey daha mükemmeldir. Dolayısıyla, Tanrı'nın varlığı bir zorunluluktur.

2. Tanrı İşaretleri: Descartes, evrende düzen ve uyum gösteren birçok şeyin bulunduğunu ve bu düzenin bir tasarımcı tarafından yaratıldığını savunur. Evrende meydana gelen olayları, düzeni ve karmaşıklığı gözlemleyerek Tanrı'nın varlığına işaret eden kanıtlar olduğunu söyler.

3. İçsel Tanrısal İşaretleme: Descartes, içsel bir düşünce deneyi yaparak, insanın düşüncesiyle, eşyaların düşünce dışında bir varoluşları olduğunu kanıtlayabileceğini savunur. Buna göre, düşünce yeteneği olan bir düşünceye sahip olan insanın, düşünceye sahip olmayan bir varlık tarafından yaratılması mantıksal olarak mümkün değildir. Bu nedenle, Tanrı'nın varlığı düşünceyle kanıtlanabilir.

Kartezyencilikte, Tanrı'nın varlığının kanıtlanmasını sağlamak için çeşitli argümanlar kullanılsa da, bu argümanlar tartışmalı ve eleştirilere maruz kalabilir. Tanrı'nın varlığına dair kesin bir kanıt üretilmesi hala tartışmalı bir konudur ve felsefi düşünürler arasında farklı görüşler mevcuttur.
 
Geri
Üst Alt