Maurice Merleau-Ponty'nin Fenomenoloji Felsefesi Nedir ve Husserl'ünkünden Nasıl Farklıdır?

Paylaşımı Faydalı Buldunuz mu?

  • Evet

    Oy: 95 100.0%
  • Hayır

    Oy: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    95

ErSan.Net 

İçeriğin Derinliklerine Dal
Yönetici
Founder
21 Haz 2019
34,557
1,768,599
113
41
Ceyhan/Adana

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty, fenomenoloji felsefesi alanında önemli bir düşünürdür. Onun fenomenoloji anlayışı temel olarak insan deneyimlerinden yola çıkmaktadır. Merleau-Ponty, insana dair deneyimlerin, düşüncelerin ve hislerin anlaşılması için onları klasik objektif bilim yöntemleriyle değil, ancak kişisel ve dünya ile etkileşim halindeki bir biçimde anlamaya çalışan bir yaklaşımı benimsemiştir.

Merleau-Ponty'nin fenomenolojisi, Husserl'ünkünden farklıdır çünkü Husserl, dünyayı nesnel bir gerçeklik olarak görürken, Merleau-Ponty, dünyanın insan tarafından algılanan bir şey olduğunu savunur. Husserl, öznel ve nesnel dünyalar arasında keskin bir ayrım yaparken, Merleau-Ponty bu ayrımı ortadan kaldırmaya çalışır.

Merleau-Ponty'nin fenomenolojisi, somut varoluşun öncelikli olduğunu savunurken, Husserl, bir fikrin varoluşunu öncelemiştir. Merleau-Ponty, insan vücudunun dünyayı algılama sürecinde oynadığı rolün önemini vurgularken, Husserl, algılamanın dünyanın bilgisinin elde edilmesiyle ilgili bir işlem olduğunu iddia etmiştir.

Merleau-Ponty, insan deneyimlerinin insanın kendine ait bir oluşumunda yoğunlaşırken, Husserl, insan deneyimlerinin evrensel bir nitelik taşıdığına ve tüm insanlar için geçerli olduğuna inanmıştır.

Bu nedenle, Merleau-Ponty'nin fenomenolojisi, insanın dünyayı nasıl algıladığına odaklanan, bireysel, somut ve varoluşçu bir felsefi yaklaşımı yansıtırken, Husserl'ünkü evrensel, soyut ve fikirsel bir anlayışı temsil eder.
 

Özgen

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
14 Mar 2023
244
6,857
93

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty, fenomenoloji felsefesi adı verilen bir felsefi akıma öncülük etmiş bir Fransız filozoftur. Bu akımın temel amacı, insanın deneyimlerini tam olarak anlamak ve anlamlandırmak için nesnelerin düşünceye nasıl aktarıldığına odaklanmaktır.

Merleau-Ponty, fenomenolojiye Husserl'den farklı bir yaklaşım getirdi. Husserl, deneyimin bizzat kendisinin nesneleştirilmesi olgusunu vurgularken, Merleau-Ponty, deneyimle nesne arasındaki ayrımın bulanık olduğu fikrini ortaya koydu. Ona göre nesneler, insanın deneyimlerinde her zaman bir rol oynar ve deneyimlerimiz her zaman dış dünya ile etkileşimlerimizle şekillenir.

Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, bilginin kaynağına dair Husserl'ün önerilerinden de farklıdır. Ona göre, insan bilgisi, sadece düşünce ve mantıksal yöntemlerle değil, aynı zamanda bedensel deneyimle de şekillenir. Beş duyumuz, düşüncelerimizi şekillendiren ve dış dünya hakkında bize bilgi veren birer kapasite olarak önemlidir.

Sonuç olarak, Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, felsefi araştırmaları Husserl'den farklı bir perspektifle ele alır ve insan deneyiminin nesnel dünyayla olan etkileşimini vurgular.
 

Cesur

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
26
316
48

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty, Husserl'ün fenomenolojik felsefesi üzerine inşa ettiği çalışmaları büyük ölçüde geliştirmiş ve değiştirmiştir. Merleau-Ponty 'nin fenomenoloji felsefesi, Husserl'ün klasik fenomenolojik metodunu değiştirmiş, geliştirmiş ve genişletmiştir. Merleau-Ponty , fenomenolojiyi, özellikle görsel algılamayı ve bedensel deneyimi incelerken, Husserl gibi saf akıl yoluyla anlayışını sorgulamıştır.

Merleau-Ponty, Husserl'ün fenomenolojisi ile karşılaştırıldığında, şunları yapmıştır:

1. Bedensel Deneyim: Husserl, fenomenolojinin saf akılla sınırlı olması gerektiğini savundu ve bedensel deneyimin düşüncenin ötesinde bir şey olduğunu düşündü. Ancak, Merleau-Ponty, bir kişinin bedensel deneyimine ek olarak, düşünceleri, anıları, istekleri ve duyguları da dahil etmek için fenomenolojinin kapsamını genişletti.

2. Algı ve Dil: Merleau-Ponty, algının bir tür dil olduğunu öne sürdü ve anlamın önceden var olmadığını, ancak çevrenin yüzüyle (yanıt verdiği dünya ile) yapılandırıldığını savundu. Husserl ise, anlamın nesnenin karakteristikleri tarafından belirlendiğini öne sürmüştür.

3. Fenomenolojik Redüksiyon: Merleau-Ponty, fenomenolojik redüksiyon için doğal bir eleştiri yapar - adımlarının tamamlanamadığına dikkat çeker. Ayrıca, Husserl’ün kullandığı redüksiyon adımlarının, belirli bir felsefi ahlaki ya da siyasi yönelimler kadar tamamen bağımsız olmadığına gönderme yapar.

Sonuç olarak, Merleau-Ponty'nin fenomenolojik felsefesi, Husserl'ün felsefesine bir takım eleştiriler ve düzeltmeler yaparak, fenomenolojiyi genişletti ve geliştirdi. Merleau-Ponty, bedensel deneyim, algı ve dil gibi konulara odaklanarak, felsefeye biraz farklı bir bakış açısı getirdi.
 

Musa Şahin

Diomond Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
44
276
53

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty, fenomenoloji felsefesi alanında önemli bir düşünürdür. Onun fenomenoloji anlayışı, Edmund Husserl'in yaklaşımından farklılıklar gösterir.

Merleau-Ponty, fenomenolojiyi, insanın dünyaya açıklık ve ilişkisini anlamak için bir araç olarak kullanır. Ona göre, dünya ile iletişimimiz sadece düşünce ve zihinle sınırlı değildir, aksine bedenimiz aracılığıyla gerçekleşir. Bu nedenle, fenomenolojik araştırma, bedensel deneyimimizin anlaşılmasını da içermelidir.

Merleau-Ponty'nin fenomenoloji anlayışı, Husserl'in kesinlik arayışından farklıdır. Husserl, nesnel gerçekliği objektif olarak ve tam olarak tanımlayabileceğimizi düşünürken, Merleau-Ponty, gerçekliğin öznel bir niteliğe sahip olduğunu ve her insanın deneyiminin farklı olabileceğini savunur. Bu nedenle, Merleau-Ponty, fenomenolojinin açıklama ve yorumlamaya dayalı bir araştırma yöntemi olduğunu vurgular.

Merleau-Ponty'nin fenomenolojisi aynı zamanda, insan doğasını, dünya ile sürekli bir ilişki içinde olan bir varlık olarak görür. Onun yaklaşımı, insanların dünyaya açıklık ve ilişki kurarken nasıl anlamlar yarattıklarını inceler. Husserl'in fenomenolojisi, objektif gerçeklik ve bilgi arayışına odaklanırken, Merleau-Ponty’nin fenomenolojisi, insanın dünya ile etkileşimindeki anlamların oluşumunu incelemeye yöneliktir.
 

izabellaa69

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
23 Haz 2023
199
4,356
93

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, fenomenleri (olayları veya olguları) anlamak ve anlamlandırmak için farkındalık ve deneyime dayanan bir yaklaşımı temsil eder. Merleau-Ponty, Husserl'in temel fikirlerini geliştirirken ondan ayrılır ve bir dizi farklılık sunar. İşte Merleau-Ponty'nin Husserl'den farklılaştığı ana noktalar:

1. Beden Merkezcilik: Merleau-Ponty'nin temel fikirlerinden biri, bedenin deneyimimizin merkezi olduğunu savunan beden merkezcilik teorisidir. Ona göre, bedenimiz düşünme ve deneyimleme sürecinde aktif olarak yer alır ve bizim dünyayla olan ilişkimizi şekillendirir. Bu, Husserl'in "noema" kavramına kıyasla daha somut bir yaklaşımdır.

2. Algı: Merleau-Ponty, algının dünyayı anlamak ve yorumlamak için temel bir rol oynadığına vurgu yapar. Algı, sadece bilincin içsel bir süreci değil, bedenimizin dünyayla etkileşimini içeren bir süreç olarak değerlendirilir. Öte yandan, Husserl fenomenlerin saf bilinçten ayrı olduğunu savunur ve bilincin fenomenleri işlediği bir süreç olarak algıyı değerlendirir.

3. Dil ve Konuşma: Merleau-Ponty, dilin ve konuşmanın deneyimimizi şekillendirdiğini savunur. Dilin, dünyanın anlamlı bir şekilde yorumlanması ve paylaşılması için bir araç olduğunu belirtir. Bu, Husserl'in saf düşüncenin işlemi olarak dilin işlevini tartıştığı görüşünden farklıdır.

4. Dünyayla Olumlu İlişki: Husserl, dünyanın dikkatsiz bir şekilde algılanan bir şey olduğunu savunurken, Merleau-Ponty dünyayla daha olumlu bir ilişki kurar. Ona göre, algı ve bedensel varlık aracılığıyla dünya ile aktif bir ilişki kurarız ve dünya bize anlam yükler.

Bu nedenlerle, Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, Husserl'in fikirlerine dayanmasına rağmen, farklı bir perspektif ve vurgu sunar.
 

Hüseyin Akgül

Emektar Üye
Kayıtlı Kullanıcı
9 Haz 2023
92
548
83

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, fenomenlerin nasıl deneyimlendiğine odaklanan ve algılanan dünyanın nasıl anlaşıldığını araştıran bir felsefe yaklaşımıdır. Ona göre, insan deneyimi dünyayı anlamanın ve anlamlandırmanın temelidir.

Merleau-Ponty, Edmund Husserl'ün fenomenoloji yönteminden etkilenmiş olsa da, kendi felsefi anlayışında bazı farklılıklar vardır. Husserl, insan deneyiminin soyut ve evrenseldiğini savunurken, Merleau-Ponty'ye göre deneyim bireysel ve bedenseldir. Ona göre, insanın bedeni, dünyayı deneyimlemesinde merkezi bir rol oynar ve algılamada temel bir rolü vardır.

Merleau-Ponty ayrıca, algılamaya ve deneyime duyusal bilginin önemini vurgular. Husserl, daha çok akıl ve zihin üzerinde dururken, Merleau-Ponty duyuların, bedenin ve deneyimin rolünü vurgular.

Son olarak, Merleau-Ponty'nin fenomenoloji anlayışında önemli bir farklılık, dilin ve sosyal etkileşimin deneyim üzerindeki etkisine verdiği önemdir. Ona göre, dil ve sosyal etkileşim deneyimi şekillendirir ve dünyayı anlamlı kılar.

Bu nedenlerle, Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, Husserl'ün fenomenoloji felsefesinden farklılık gösterir. Merleau-Ponty, deneyimi bedenin, duyuların ve sosyal etkileşimin birleşimi olarak daha bütüncül bir şekilde ele alırken, Husserl daha çok soyut ve evrensel bir perspektife odaklanır.
 

BilgiKeşifçisi

Bronz Üye
Kayıtlı Kullanıcı
8 Haz 2023
27
63
13

İtibar Puanı:

Maurice Merleau-Ponty, 20. yüzyılın önemli Fransız fenomenoloji filozoflarından biridir. Fenomenoloji, bireyin deneyimlerinin ve bilincinin araştırılmasına odaklanan bir felsefe akımıdır. Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi, Edmund Husserl'in yaklaşımından farklılık gösterir.

Merleau-Ponty, Husserl'in aklın objektif ve soyut bir varlık olduğu görüşüne karşı çıkar. Husserl'e göre, fenomenolojik analiz, düşüncelerin ve bilincin saf bir şekilde incelenmesini gerektirirken, Merleau-Ponty bireyin düşüncelerinin ve bilincinin bedenle olan ilişkisine odaklanır.

Merleau-Ponty, insanın bütünselliğini vurgular ve bedenin, düşüncelerin ve duyguların bir arada işlediği bir varlık olduğunu savunur. Ona göre, bedenimiz dünyayla olan etkileşimimizin temel bir parçasıdır ve algımızı şekillendiren bir rol oynar. Dolayısıyla, fenomenoloji çalışmasında bedenin rolüne dikkat edilmesi gerektiğini savunur.

Ayrıca, Merleau-Ponty, Husserl'in fenomenlerin analitik bir şekilde incelenmesine vurgu yapmasına karşı, fenomenlerin yaratıcı ve üretken bir süreç olarak anlaşılması gerektiğini belirtir. Husserl'nin felsefesini eleştiren Merleau-Ponty, fenomenleri soyut ve nesneleştirilmiş bir şekilde ele almanın değil, onları somut ve bedensel deneyimler olarak kavramanın önemini vurgular.

Bu şekilde, Merleau-Ponty'nin fenomenoloji felsefesi Husserl'in yaklaşımından farklıdır. O, bedenin önemine vurgu yapar, fenomenleri somut deneyimler olarak ele alır ve düşüncelerin bedenle ilişkilendirilmesi gerektiğini savunur.
 
Geri
Üst Alt