Montaigne, insanlar arasındaki farklılıkları kabul ederek insan doğasının evrensel bir tanımının yapılamayacağını düşünür. Ona göre, insan doğası kişiden kişiye farklılık gösterir ve bu farklılıkların sebepleri de kişinin çevresi, kültürü ve deneyimleriyle ilgilidir.
Montaigne, insan doğasının önemli bir özelliği olarak da kendini sorgulama ve eleştirme kapasitesini işaret eder. O, insanın kendini anlaması ve eksikliklerini kabul etmesi gerektiğini savunur. Kendimizi tam anlamıyla anlamadan başkalarını da anlayamayacağımızı söyler. Bu nedenle, Montaigne insanların kendileriyle yüzleşerek içselleştirme yapmaları gerektiğine inanır.
Montaigne, insan doğasının karmaşıklığına rağmen, insanların dürüst ve özgür olduklarında en iyi hallerini sergilediklerine de inanır. Ona göre, insanlar özgür olduklarında yüce ve ahlaki olanı seçme eğilimindedirler. Ancak, insan doğası karmaşık olduğundan, insanlar arasında belirli bir ahlaki standardın olduğunu kabul etmez.
Sonuç olarak, Montaigne, insan doğasının çok yönlü ve karmaşık olduğunu düşünür ve bu nedenle insanların kendilerini anlamaları ve özgürlüklerine sahip çıkmaları gerektiğini vurgular. Ayrıca, insanlar arasındaki farklılıkları kabul etmenin önemini vurgular ve her insanın kendine özgü bir dünya görüşüne ve deneyimlerine sahip olduğunu söyler.