Popper, bilim ve metafizik arasındaki ilişki konusunda oldukça önemli görüşler savunmaktadır. Ona göre, bilim, metafizikten ayırt edilebilir bir özellik arz eder. Bilim, sadece gözlem ve deneye dayalı bir yöntem kullanarak, teoriler oluşturur ve bu teorilerin geçerliliğini test eder. Metafizik ise, deneysel verilere dayanmayan düşünceleri ve varsayımları temel alır.
Popper ayrıca bilimin, her zaman doğru cevapları sunamayacağını da kabul eder. Bilim, var olan veriler ve mevcut teoriler ışığında en doğru sonucu vermeye çalışır. Ancak yeni bir bilgi veya veri ortaya çıktığında, önceki teorilerin değiştirilmesi gerekebilir. Böylece bilim, sürekli gelişen ve yenilenen bir alan olarak karşımıza çıkar.
Popper, bilim ve metafizik arasındaki ilişkiye dair görüşleri ile bilim felsefesi alanında önemli bir yere sahip olmuştur. Onun görüşleri, bilimin sınırlarını ve yöntemlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olurken, metafizik ve diğer benzeri alanların yerini anlamamıza da katkı sağlar.
Popper ayrıca bilimin, her zaman doğru cevapları sunamayacağını da kabul eder. Bilim, var olan veriler ve mevcut teoriler ışığında en doğru sonucu vermeye çalışır. Ancak yeni bir bilgi veya veri ortaya çıktığında, önceki teorilerin değiştirilmesi gerekebilir. Böylece bilim, sürekli gelişen ve yenilenen bir alan olarak karşımıza çıkar.
Popper, bilim ve metafizik arasındaki ilişkiye dair görüşleri ile bilim felsefesi alanında önemli bir yere sahip olmuştur. Onun görüşleri, bilimin sınırlarını ve yöntemlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olurken, metafizik ve diğer benzeri alanların yerini anlamamıza da katkı sağlar.