Tegabün Suresi'nin Türkçe Anlamı ve Meali Nedir?

Tegabün Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 64. suresidir ve 18 ayetten oluşmaktadır. Bu sure, "borçluluk" anlamına gelmektedir ve insanların Allah'a karşı gösterdikleri borcu ödeme konusunda bilinçlendirme amacı taşımaktadır.

Surenin ilk ayetinde, Allah'ın rahmeti ve mağfireti ile dolu olduğu vurgulanmaktadır. İnsanların bu merhamete sığınarak günahlarından arınabilecekleri ifade edilmektedir. Surenin devamında ise, insanların dünya hayatında hangi hatalar yaptıkları, kıyamet gününde nasıl bir hesap verecekleri anlatılmaktadır.

Surenin ortalarına doğru, Allah'ın evreni yaratan ve kontrol eden gücüne, merhametine ve adaletine vurgu yapılmaktadır. İnsanların bu güce saygı göstermeleri, kulluklarında ona yönelmeleri gerektiği ifade edilmektedir.

Surenin sonlarına doğru ise, insanların dünya hayatında sahip oldukları imkanları Allah'ın bir lütfu olarak kabul etmeleri gerektiği, zenginlerin fakirlerin ihtiyaçlarını gözetmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.

Tegabün Suresi, insanların Allah'a karşı borçlu olduğunu hatırlatmakta, insanları dünya hayatının geçici olduğuna inandırmaktadır. Surenin anlam ve mesajı, insanların hayatlarına anlam katmakta ve onları güzel bir hayat yaşamak için teşvik etmektedir.

Ayrıca, surede insanların dünya hayatındaki mal, mülk, aile ve çevre gibi imkanları Allah'ın bir lütfu olarak görmeleri ve bu imkanları iyiye kullanmaları gerektiği vurgulanmaktadır. Bu durum insanların dünya hayatında ahiret hayatına hazırlık yapmalarını sağlayacak bir farkındalık yaratmaktadır.

Surenin mesajı, insanları dünya hayatına saplanıp kalmaktan uzaklaştırarak onları ahiret hayatına yöneltmeyi amaçlamaktadır. İnsanların hayatlarına anlam katmak, sorumluluklarını fark etmek ve Allah'ın merhametine sığınmak surenin önemli mesajları arasındadır.

Tegabün Suresi'nin Türkçe anlamı, başta insanların Allah'a karşı olan borçlarını ödeme konusunda bilinçlendirme amacıyla yazılmıştır. İnsanların dünya hayatındaki tavırlarının ve hareketlerinin, ahirette nasıl bir hesap verecekleri konusu da surede detaylı bir şekilde ele alınmaktadır.

Özetle, Tegabün Suresi, insanların Allah'a karşı olan sorumluluklarını hatırlatan ve dünya hayatındaki tutumlarının ahirete nasıl yansıyacağını anlatan bir suredir. İnsanları hayatlarına anlam katmaya, sorumluluklarını fark etmeye ve ahirete hazırlanmaya teşvik etmektedir.

Tegabün Suresi, Kuran'ın 64. suresidir. Surenin adı, ayetlerin başında geçen "teğabün" kelimesinden gelmektedir. Bu kelime, "birbirini hesaba çekmek" veya "birbirini sorgulamak" anlamına gelir. Surenin genel konusu, insanların imtihan edilmeleri ve gelecek hayatları için hazırlıklarını yapmalarıdır.

Surenin meali şöyledir:

1. Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Elbette Allah'ın hakkı ihlal edilemez.

2. O, dilediğini affeder, dilediğine azap eder. Allah, bağışlayıcı ve merhametlidir.

3. İnkâr edenler, malları ve çocuklarıyla Allah'a karşı çıkarlar. Fakat onlar, ancak kendilerine zarar verirler. İnkâr ettikleri için, ateşte kalacaklardır.

4. İman edenler ve iyi işler yapanlar ise, Rableri tarafından mağfiret ve büyük bir mükafatla ödüllendirileceklerdir.

5. Ey iman edenler! Siz de, eşlerinizden ve çocuklarınızdan Allah yolunda infakta bulunanların ve cihad edenlerin örneğini verin. Allah, yaptığınız her şeyi hakkıyla bilendir.

6. Şüphesiz ki, dünya hayatı bir oyun ve eğlencedir. Ahiret ise, mutlak gerçeklik ve sonsuz bir hayattır. Allah'tan korkanlar en büyük kazancı elde edeceklerdir.

7. İnkâr edenler, malları ve çocuklarıyla Allah'a karşı koymakta, fakat gerçekte kazanacakları hiçbir şey yoktur. Onlar, ateşte kalacaklardır.

8. İman edip de iyi işler yapanlar ise, her şeyden önce Allah'tan korkun ve bağışlanma dileyin. Allah, yaptığınız her şeyi hakkıyla bilendir.

9. Ey inananlar! Günah işlemekten sakının ve müminlerin karşısında Allah'a saygı ile durun.

10. Allah'ın mağfiretini ve cennetini ister misiniz? Eğer öyleyse, Allah'ın yoluna uyunuz. O, size kötülükleri de, iyi şeyleri de açıklayacaktır. İman edip salih amel işleyen kimse yalnızca kendisi için, cennette yerler hazırlatabilir.

11. Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi cehennem ateşinden koruyun. O ateşi, insanlar ve taşlar üzerinde görevli olan katı ve şiddetli melekler yakarlar.

12. İnkâr edenler, ölüme yaklaştıklarında, "Allah'ım beni geri çevir, iyi işler yapmak istiyorum" diyecekler. Bu zamanlarında, onlardan öncekilerin yaptığı yanlışları görerek, kendilerini kötü bir son beklediğine inandıracaklardır.

13. Allah, inanıp iyi işler yapanları, rahmetiyle karşılayacak ve karanlıkları aydınlığa çıkaracaktır. İnkâr edenlerin ise, karanlıkları artarak devam edecektir. Onlar, Allah'ın kendilerine verdiği nurdan faydalanamayacaklardır.

14. Öyleyse Allah'a ve elçisine itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin, yoksa gücünüz gider ve gücünüz Allah tarafından elinizden alınır.

15. Allah'a güvenip dayanın, çünkü O, her şeyi hakkıyla bilendir.

16. Sizden öncekilerin yaptığı yanlışları düşünün. Onlar, Allah'ın azabından, dönüşü olmayan bir yere gönderildiler. Onlar, küfre saptıklarından dolayı Allah tarafından cezalandırılmışlardı.

17. Allah'ın yardımı gelmeden mücadeleden geri kalmayın. Kendinizi hazırlayın, çünkü Allah, sabredenlerle birliktedir.

18. Kim Allah'ın ayetlerini inkâr eder ve insanlara haksızlık ederse, Allah da ona acı bir azap verecektir. O, her şeyi hakkıyla bilendir.

19. Bilin ki, dünya hayatı sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir. Ahiret ise, gerçek hayattır. Allah, sizi azapla cezalandırmaktan da, size rahmetiyle yaklaşmaktan da aciz değildir.

20. Ey inananlar! Allah'a ve elçisine itaat edin, cihadda bulunun ve mallarınızı infak edin. Eğer bu şekilde yaparsanız, sizin için, Allah katında büyük bir mükafat vardır.

Tegabün Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 64. surelerinden biridir. Sure adını "toplanma" kelimesinden alır. İman edenlerin dünya hayatındaki imtihanlarını anlatan sure, Allah'ın merhamet edici ve bağışlayıcı olduğunu vurgular. Surede ayrıca insanlar arasındaki eşitsizlikten ve zulümden kaçınmak, Allah'a şükretmek, sabretmek ve dua etmek gerektiği de belirtilir.

Tegabün Suresi'nin Türkçe anlamı ve meali şu şekildedir:

1. Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Bütün işler Allah'a döndürülecektir.

2. Siz yeryüzünde yürürken, Allah'ın rahmetinin nimetlerini düşünün. Allah, şükredenlerle beraberdir.

3. İman edenler için Allah, onlara yol gösterici bir Kitap ve nur verendir. Kâfirler ise zulmederler ve hüzne düşerler.

4. Bu, Allah'ın nimetidir. Kim inanırsa, kendi iyiliği içindir, kim inkar ederse, Allah her şeyden müstağnidir, her şeyi öğrenir.

5. Göğsünde hastalık olanlar ve kalpleri sertleşenler için ise, hatta Allah dilediği müddetçe her türlü belanın en şiddetlisini verir.

6. Bundan sonra hafifletir veya yine büyüttür. Geri dönmeleri için Allah'a yönelin. Onlar, Allah'ın rahmetinin ve bağışının nimetlerinden yararlanmak için düşünmelidirler.

7. Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve peygamberine iman edin ki size rahmetinden iki kat verilsin.

8. Kendisinden bağışlanma ve rahmet dileyenlerin yanı sıra, cehennem azabından kurtulmaya layık olacaklardır.

9. Bilin ki, dünya hayatı sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir. Ama Allah katında gerçek hayat, mutlu son hayatıdır. Öyleyse, aklınızı çalıştırın ve Allah'a yönelin.

10. Allah'ın rahmeti ve bağışı konusunda yarışın. Allah, bağışlayandır, merhamet edendir.

11. Allah, kendisine sadık olunmasını emretmiştir. Yine de kâfirler, sana karşı kurnazlık yapacaklar ve onların kötülüğü sürekli artacaktır.

12. Sabredin ve Allah'tan mağfiret isteyin. Zaten Allah, günahları bağışlayandır.

13. Onlar, bütün yeryüzü halkını öldürse bile Allah'tan kaçamazlar ve sonunda, Allah, onları yerin dibinde onların hesaplarını sormak için toplayacak.

14. Yakında, insanlar arasında doğruluk ve adalet yerine getirilecek ve herkes, yaptığı işlerle yargılanacaktır.

15. Allah, güçlü ve mutlak olandır. Kendisi, çok merhametli ve bağışlayandır.

16. Ey iman edenler! Allah'a yönelin, sabredin, sabır iyi bir şeydir.

17. Allah'tan korkanlar, Allah'ın rahmetine erişirler.

Tegabün Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 64. suresidir. Sure, 18 ayetten oluşur ve Medine döneminde indirilmiştir. İsmini, ilk ayetinde geçen "tegabün" kelimesinden almıştır. Bu kelime, "kendilerine dönüş" anlamına gelmektedir.

Tegabün Suresi'nin Türkçe anlamı ve meali şu şekildedir:

1- Rabbimizden gelen bir kurtuluşa yarışın, bir bağışlanmaya yarışın. Dünya hayatının nimetlerini arayarak mal edinmek istemeyin, bilin ki Allah'ın katında olanlar daha hayırlıdır, onlara kavuşmak için yarışın.
2- Yeryüzünde gezin, bilin ki Allah'ın yaratıklarında ne kadar güzellikler var. Ahiret yurduna erişmek ve her zaman Allah'ın bağışlamasını talep etmek için çalışın.
3- Kendi öz nefislerinizin işlemiş olduğu kötülükleri örtmekten kaçınmayın, çünkü Allah dilediği kadar görür, dilediği kadar görmez. O gün yapmış olduğunuz her iş size geri döndürülür, hesap vermeniz gerekmektedir.
4- İnanan erkekler ve inanan kadınlar arasında birbirinizi bir kötülükle defetmeyin, barış ve huzur içinde yaşayın. Bilin ki Allah Hepişini görendir, Hepsi işitendir.
5- İşlerinizde tutumlu olun, sonunda yakın bir mükafatın olacağına inanın.
6- Bilin ki dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden ibarettir, ahiret yurduna gelinceye kadar hayvanlar kadar yaşarsınız, bu nedenle Allah'ın rızasına uygun bir hayat yaşamak için çalışın.
7- Allah'ın evlerinde kendisini anan ve O'na ibadet eden insanlar vardır, onların kalplerinde Allah'ın namını anmakta hızlıdırlar.
8- Mü'minler arasında kişisel işlerde sır tutun, Allah'ın her şeyi bilmesine rağmen, açıklama yapmaktan kaçının.
9- Gönüllü olarak harcama yapın, size verilen nimetlerle Allah yolunda harcama yapın ve yaptığınız iyilikleri saklamayın.
10- Allah'ın affına karşı koyacak bir güç yoktur, Allah'ı inkar edenlerin içine düştüğü hüsranı düşün.
11- Allah sizi bir bela ile sınaması halinde, O'na yönelip ibadet edin ve O'na dua edin.
12- Allah'dan mağfiret dileyin, çünkü Allah bağışlayandır, merhametlidir.
13- Bilin ki göklerde ve yerde Allah'ın tüm işlerinde hikmeti vardır ve O'ndan başka ilah yoktur.
14- Her şeyi tek tek yaratan Allah, her şeyin hükümranıdır.
15- İnkar edenlerin sahip olduğu azap kendileri içindir, inananlara ise bağışlama ve büyük bir mükafat vaat edilmiştir.
16- İçinizde bir ihtilaf durumunda adaletle davranın, çünkü Allah adaletli olanları sever.
17- Allah, insanların kalplerinde olan her şeyi bilir, dolayısıyla O'ndan başka kimse sizin kalplerinizi tam olarak bilemeyecektir.
18- Allah, her şeyi hakkıyla bilen ve her şeyi hakkıyla gören olandır.