Utilitarizm, bir eylemin doğru veya yanlış olup olmadığını belirlemek için eylemin sonuçlarını değerlendiren bir etik kuramıdır. Utilitarizm, eylemlerin sonuçlarına odaklanırken, insanın çıkarını da dikkate alır.
Utilitarizme göre, bir eylemin doğruluğu veya yanlışlığı o eylemin sonuçlarının toplam fayda veya zevki artırıp artırmadığına bağlıdır. Eğer bir eylemin sonucunda toplamda daha fazla fayda veya zevk elde ediliyorsa, o eylem doğru kabul edilir. Ancak, bu durumda insanların bireysel çıkarları da göz önünde bulundurulur.
Utilitarizm, bireysel çıkarı toplumun veya başkalarının çıkarından üstün tutmaz. Aksine, utilitaristler bireylerin çıkarlarının toplumun genel çıkarıyla uyumlu olması gerektiğini savunurlar. Yani, bir eylemin toplumun genel faydasını artırması durumunda, insanın çıkarı da gözetilmiş olur.
Ancak, utilitarizmde eylemin sonucunda elde edilen fayda veya zevk, bireysel çıkarlar üzerindeki etkisi açısından değerlendirilir. Eğer bir eylem, bir kişinin çıkarına zarar vererek toplumun genel faydasını artırıyorsa, utilitaristler bu eylemi kabul ederler. Örneğin, bir kişinin suç işlemesi durumunda suçlunun cezalandırılması, onun bireysel çıkarına zarar verirken, toplumun genel çıkarını koruma amacıyla utilitarizm tarafından desteklenebilir.
Bununla birlikte, utilitarizmin insanın çıkarını her zaman öncelikli tutmadığı durumlar da vardır. Utilitaristler, bazı özel durumlarda veya acil durumlarda bireysel çıkarları göz ardı edebilirler. Örneğin, bir salgın hastalık durumunda bir kişinin kişisel özgürlüğünü kısıtlayarak toplumun sağlığını korumak utilitarizm açısından kabul edilebilir bir eylem olabilir.
Sonuç olarak, utilitarizm ve insanın çıkarı arasındaki ilişki, utilitarizmde eylemlerin sonuçlarının toplam fayda veya zevki artırıp artırmadığına bağlıdır. Bireylerin çıkarları toplumun genel çıkarıyla uyumlu olmalıdır, ancak bazı durumlarda bireysel çıkarlar göz ardı edilebilir veya kısıtlanabilir.